Elbette tahmin ettiğiniz üzere “KAZ GÖRÜNÜR”. Bu haftaki konumuz gayrimenkul danışmanları arasındaki ego savaşlarından birine örnek olacak. Sık sık karşılaştığımız bir durum olduğundan şöyle üzerinden bir geçelim istedim.Ama öncesinde sektörümüze hakim olmayanlar için kısa bir girizgah yapalım olması gereken üzerine.
Profesyonel çalışan gayrimenkul danışmanları arasında ciddi bir işbirliği vardır. Pazarlamakla yetkili oldukları gayrimenkulleri diğer meslektaşları ile paylaşmaktan memnun olurlar, çünkü bunun bir kazanç kültürü olduğunu ve temsil ettiği mal sahibine fayda sağladığını bilirler. Keza müşterisi için yer arayan bir danışman da yine aynı şekilde ilgili danışman ile bağlantıya geçerek müşterisine yer gösterebilir; şartların oluşması halinde ise satış veya kira işlemini ortak bir şekilde yapabilirler. Çalışma şartlarına detaylı olarak girmeyeceğim ancak süreç basitçe, kağıt üzerinde böyle işliyor. Büyük şehirlerde bu sistem çok daha iyi oturmuş olsa da bizim gibi ufak şehirlerde başlıkta olduğu gibi emlakçının portföyü her ne hikmetse diğer çakal emlakçıya kaz, koyun, deve veya artık emlakçının hayal gücüne bağlı olarak herhangi bir şey olarak görünmeye başlıyor.
Tabi burada asıl problem hiçbir halt bilmeden, her haltı bildiğini sanan kişilerin emlakçı olduğunu iddia edip etrafta cirit atmasından kaynaklanıyor. 2 kelimeyi bir araya getiremeyen, oturup sohbet etmekten keyif almayacağınız adamlar ve kadınlar emlakçı olmaya başladığı için de bir kaos ortamı vuku buluyor. Gayrimenkul sektöründe saygın bir şekilde çalışmak varken meslektaşının gayrimenkul sahibine ulaşmak için amansız bir yarışa girmeyi emlakçılık olarak algıladıklarından ne sektörde saygı görüyorlar, ne de kendilerinden bahsedilirken güzel bahsediliyor bu zatı muhteremlerden. Belki sektörümüze en çok zararı da bu kafa ile çalışanlar veriyor. Çünkü her girdiği evin fotoğraflarını cep telefonu ile çekip internete girmeyi, her boş gördüğü pencereye afiş asmayı, her tanıştığı mal sahibini yalan yanlış bilgiler ile yönlendirmeye çalışmayı, meslektaşına saygı göstermeyi zayıflık olarak adlandırmayı emlakçılık sandıklarından sektörümüzün kanayan yarası olmaya devam ediyorlar.
İşte bu kafa müşterisine kazık atmaktan, mal sahibine yalan söylemekten ve meslektaşının emeğini çalmaktan bir an olsun vazgeçebilmeyi aklına dahi getiremiyor. Alışmış kudurmuştan beterdir kafasıyla çalışmaya devam ettiklerinden sektörde hatırı sayılır bir isim de yapıyorlar elbet. Çanakkale’de veya bulunduğunuz yerde şöyle düşünün bakalım tanıdığınız emlakçıları; sonra da o kişi ile ilgili aklınıza gelen kelimeleri.
Çanakkale’de çalıştığımız gayrimenkule izinsizce girip afiş asan mı istersiniz? Bize sormadan müşterisini gezdirip mal sahibimizi arayıp pazarlık etmeye uğraşanı mı istersiniz? Bizim pazarladığımız gayrimenkulün fiyatını şişirip aradan para götürmeye çalışanı mı istersiniz? İzinsiz internete ilan girip mal sahibinin ilanı düşmesini istemesine rağmen düşmemekte inat edeni mi istersiniz? Yetkimizi aldığımız mal sahibimize “Sen niye onlara yetki veriyorsun?” diye hesap sorup, kafasını karıştırmaya çalışanı mı istersiniz? Araya tanıdığı başka bir emlakçıyı sokup hiç haberi yokmuş gibi portföyünüzü elinizden almaya çalışanı mı isterseniz? Ne isterseniz isteyin Çanakkale’de bunlardan ve türevlerinden bolca var. Aslında her şehirde var ama küçük şehirlerde daha bir göze batıyor zira şunun şurasında haftasonu dışarı çıksak gideceğimiz yer aynı, kordonda yürüyelim desek oturacağımız yer aynı, efkarlanıp iki tek atalım desek bakacağımız manzara aynı. Neticede biz 40 kişiyiz, birbirimizi biliriz bu ufak şehirde ve yüzünü diğer tarafa çevirip haberi yokmuş gibi yapınca insan, var olan gerçekler hiçbir zaman değişmiyor.
Emlakçının portföyü emlakçıya kaz görünür dedik ya mühim olan para kazanmak için kendi öz saygısını kaybedenlerden olmamakta. Ve yine mühim olan sen yokken isminin geçtiği ortamlarda ardından güzel konuşturabilmekte. Yoksa bir evi meslektaşından çalıp satsan ne olur? Cebine giren paranın hayrı ne olur? Hep eğitimlerde dediğim gibi “İyi ki bu kafa var çünkü onlar olmasa biz kendimizi geliştiremezdik ve onlar olmasa bu denli fark yaratmamız çok daha zor olurdu.”
Bu Şehri ve Bu İşi Çok Seviyoruz…
YAZARLAR
Yayınlanma: 10 Mart 2020 - 10:52
Emlakçının Portföyü Emlakçıya…
Elbette tahmin ettiğiniz üzere “KAZ GÖRÜNÜR”
YAZARLAR
10 Mart 2020 - 10:52
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir