Hasan (Karagöz) abi..
Bankalar çarasindeki ‘Bergazlı Gizem Çayevi’nin sahibi..
Hani o nefis menemenlerin yendiği yer var ya,
işte orada çay içiyorum..
Hasan abi, ‘bi bak bakam, olmuş mu?’ diyerek,
bana bir tabak kırma zeytin uzattı..
O zaman anladım, artık zamanının geldiğini..
Zeytine çok da düşkün olmayan benim gibi birine tadını arattıran..
Sonra da çekirdek yermiş gibi zeytin yediren..
Zeytinin en safkan halinin ‘Gırma zeytin’in zamanının geldiğini anladım..
Ben tarhana çorbasıyla çok severim..
Yerken hiç anlayamam o küçük çekirdek tepeciğin
tabağın yanında nasıl oluştuğunu..
Geçen yıl Küçükkuyu’dan alıp, benim bizzat yaptığım
‘Gırma zeytin’in tadı hala damağımdadır..
Ben tavsiye üzerine şöyle saklıyorum bunu..
Kavanozdaki zeytinlere zeytin yağı döküyorum..
Artık damak tadına göre;biraz kekik, bir miktar kırmızı biber ve bir diş de dövülmüş sarımsak..
Karıştırıp, kavanozun ağzını sıkıca kapatıyorum..
Bence daha da leziz oluyor böyle saklandığı zaman..
Lezzetinden de yanına yaklaşılmıyor bitmesin diye..
Zamanı geldi.. bilginiz olsun..
Hasan abiyle, zeytin ve zeytinyağı üzerine konuştuk biraz..
Zeytin bahçeli evde doğmuş..
Sağlıklı olması için zeytinyağı içirilmiş..
Acıkınca yağlı ekmekle doyurulmuş..
Zeytinliklerde koşmuş.. zeytin dallarının altında dersini çalışmış..
Büyüyünce başka işler yapmış ama..
Zeytinden, zeytincilikten hiç kopmamış..
Kendi yağını zeytinini kendisi üretmiş, fazlasını da satmış..
Yani doğuştan biliyor zeytini, zeytinciliği..
Sabrı taşmış, patladı..
‘Memlekette böyle organize sahtekarlık görmedim.. Utanıyor, iğreniyorum..’
Sebebi?..
Zeytin yağı diye farklı yağlar satılıyor..
Nasıl yani? dedim..
‘Kimisi pamuk kimisi, günebakan..
Kimisi Hatay, Aydın yöresinin yağı..
Bizim yağlarımız farklıdır, hem de çok farklı.. Tadı, nefaseti kokusu..’diyor..
Sabunluk asitli yağlar ile bunları pacal (karıştırma) yapıp salıveriyorlar pazara..’
Marketlerde zeytinyağı diye satılan ürünleri sorguluyor..
‘Üreticiyim’ ayağıyla acı yağı diğer yağlar ile karıştıranları suçluyor..
‘Gerçek üreticinin gırtlağına basarak, lokmasını sömüren anlayış iyice kudurmuş vaziyette..
Yok mudur dur diyecek?..’
‘Ülen, 35-40 liraya zeytinyağı mı olur?
70 lira fiyattan aşağı ya satılan bu yağların ne olduğu mechul..
Satmam, dökerim..’ diyor..
Demesi; yapacağından değil, içinin yandığından..
Gıda konusunda yazıyorsun, bunu niye yazmıyorsun? diye ufaktan fırça da atıyor..
‘Yok mu bu işlerle ilgilenecek kimse?’ diyor..
Tarım Bakanlığı denetlemeliymiş..
Çakma sızmalara el konulmalıymış..
Sahtekarlara cezası verilmeliymiş..
Ezine’nin, Ayvacık’ın, Bayramiç’in namı, şanı ve hakkı korunmalıymış..
Peki bu mümkün mü?.
Bence mümkün değil.. Çünkü ilgili her kurum bu konuda duyarsızdır..
O nedenle, bu nedenle, şu nedenle..yetişemez, beceremez..
Geriye ne kalıyor?. Ticari ahlak!..
O nerede?. Suya düştü..
Su nerede?. İnek içti..
İnek nerede?. Dağa kaçtı..
Dağ nerede?.. !!!!
Neyse, anladınız siz onu... O hesap..
Özetle.. Kerizlenmeye devam..
Peki nasıl anlayacağız zeytin yağının hasını,
sahtesini nasıl nerden bileceğiz? diye sordum Hasan abi’ye..
O anlattı.. Ben yazdım.. “1. Önce temizlik gereci satanlardan (market) tuz ruhu satın alın..
2. Bir çay bardağının içine yarı beline dek yağınızı koyun.
3. Yağın üzerine bir yemek kaşığı dolusu sıvı tuz ruhunu dökün.
4. Çay kaşığı ile tuz ruhunu, yağa yedirmek için iyice çırpın.
5. Bir süre sonra karışım renk değiştirecektir.
6. Eğer karışımın rengi sarı oluyorsa, yağınız katışıksızdır.
7. Eğer renk çay rengine dönüyorsa, sakın o yağı yemeyin, katışıklıdır.
8. Katışıklı yağı nerden aldıysanız, suratına çarparak geri verin!.” Suratına çarpma kısmının sorumluluğu Hasan abi’nin.. Ben karışmam abi.. *Dikkat! Tuz ruhu HCl-Hidroklorik asittir.. Tuvalet temizleyici olarak kullanılır.. Bir ağudur, zehirdir.. Elinize ya da giysinize dökülürse hemen bol suda yıkayın.. Ulaşılmayacak yerlerde saklayın
Bankalar çarasindeki ‘Bergazlı Gizem Çayevi’nin sahibi..
Hani o nefis menemenlerin yendiği yer var ya,
işte orada çay içiyorum..
Hasan abi, ‘bi bak bakam, olmuş mu?’ diyerek,
bana bir tabak kırma zeytin uzattı..
O zaman anladım, artık zamanının geldiğini..
Zeytine çok da düşkün olmayan benim gibi birine tadını arattıran..
Sonra da çekirdek yermiş gibi zeytin yediren..
Zeytinin en safkan halinin ‘Gırma zeytin’in zamanının geldiğini anladım..
Ben tarhana çorbasıyla çok severim..
Yerken hiç anlayamam o küçük çekirdek tepeciğin
tabağın yanında nasıl oluştuğunu..
Geçen yıl Küçükkuyu’dan alıp, benim bizzat yaptığım
‘Gırma zeytin’in tadı hala damağımdadır..
Ben tavsiye üzerine şöyle saklıyorum bunu..
Kavanozdaki zeytinlere zeytin yağı döküyorum..
Artık damak tadına göre;biraz kekik, bir miktar kırmızı biber ve bir diş de dövülmüş sarımsak..
Karıştırıp, kavanozun ağzını sıkıca kapatıyorum..
Bence daha da leziz oluyor böyle saklandığı zaman..
Lezzetinden de yanına yaklaşılmıyor bitmesin diye..
Zamanı geldi.. bilginiz olsun..
Hasan abiyle, zeytin ve zeytinyağı üzerine konuştuk biraz..
Zeytin bahçeli evde doğmuş..
Sağlıklı olması için zeytinyağı içirilmiş..
Acıkınca yağlı ekmekle doyurulmuş..
Zeytinliklerde koşmuş.. zeytin dallarının altında dersini çalışmış..
Büyüyünce başka işler yapmış ama..
Zeytinden, zeytincilikten hiç kopmamış..
Kendi yağını zeytinini kendisi üretmiş, fazlasını da satmış..
Yani doğuştan biliyor zeytini, zeytinciliği..
Sabrı taşmış, patladı..
‘Memlekette böyle organize sahtekarlık görmedim.. Utanıyor, iğreniyorum..’
Sebebi?..
Zeytin yağı diye farklı yağlar satılıyor..
Nasıl yani? dedim..
‘Kimisi pamuk kimisi, günebakan..
Kimisi Hatay, Aydın yöresinin yağı..
Bizim yağlarımız farklıdır, hem de çok farklı.. Tadı, nefaseti kokusu..’diyor..
Sabunluk asitli yağlar ile bunları pacal (karıştırma) yapıp salıveriyorlar pazara..’
Marketlerde zeytinyağı diye satılan ürünleri sorguluyor..
‘Üreticiyim’ ayağıyla acı yağı diğer yağlar ile karıştıranları suçluyor..
‘Gerçek üreticinin gırtlağına basarak, lokmasını sömüren anlayış iyice kudurmuş vaziyette..
Yok mudur dur diyecek?..’
‘Ülen, 35-40 liraya zeytinyağı mı olur?
70 lira fiyattan aşağı ya satılan bu yağların ne olduğu mechul..
Satmam, dökerim..’ diyor..
Demesi; yapacağından değil, içinin yandığından..
Gıda konusunda yazıyorsun, bunu niye yazmıyorsun? diye ufaktan fırça da atıyor..
‘Yok mu bu işlerle ilgilenecek kimse?’ diyor..
Tarım Bakanlığı denetlemeliymiş..
Çakma sızmalara el konulmalıymış..
Sahtekarlara cezası verilmeliymiş..
Ezine’nin, Ayvacık’ın, Bayramiç’in namı, şanı ve hakkı korunmalıymış..
Peki bu mümkün mü?.
Bence mümkün değil.. Çünkü ilgili her kurum bu konuda duyarsızdır..
O nedenle, bu nedenle, şu nedenle..yetişemez, beceremez..
Geriye ne kalıyor?. Ticari ahlak!..
O nerede?. Suya düştü..
Su nerede?. İnek içti..
İnek nerede?. Dağa kaçtı..
Dağ nerede?.. !!!!
Neyse, anladınız siz onu... O hesap..
Özetle.. Kerizlenmeye devam..
Peki nasıl anlayacağız zeytin yağının hasını,
sahtesini nasıl nerden bileceğiz? diye sordum Hasan abi’ye..
O anlattı.. Ben yazdım.. “1. Önce temizlik gereci satanlardan (market) tuz ruhu satın alın..
2. Bir çay bardağının içine yarı beline dek yağınızı koyun.
3. Yağın üzerine bir yemek kaşığı dolusu sıvı tuz ruhunu dökün.
4. Çay kaşığı ile tuz ruhunu, yağa yedirmek için iyice çırpın.
5. Bir süre sonra karışım renk değiştirecektir.
6. Eğer karışımın rengi sarı oluyorsa, yağınız katışıksızdır.
7. Eğer renk çay rengine dönüyorsa, sakın o yağı yemeyin, katışıklıdır.
8. Katışıklı yağı nerden aldıysanız, suratına çarparak geri verin!.” Suratına çarpma kısmının sorumluluğu Hasan abi’nin.. Ben karışmam abi.. *Dikkat! Tuz ruhu HCl-Hidroklorik asittir.. Tuvalet temizleyici olarak kullanılır.. Bir ağudur, zehirdir.. Elinize ya da giysinize dökülürse hemen bol suda yıkayın.. Ulaşılmayacak yerlerde saklayın