Akşehir’in beyleri Nasreddin Hoca’yı yemeğe davet etmişler. Hoca nereden bilsin, davete günlük kıyafetiyle katılmış. Katılmış ama ne hoş geldin, ne sefa getirdin diyen var. Herkes, allı pullu kıyafetlilere el pençe duruyormuş. Hoca, bir koşu evine giderek, sandıktaki işlemeli kürkünü giyip yemeğe geri dönmüş. Az evvel hoş geldin bile demeyenler, önünde yerlere kadar eğilmişler. Hoca’yı, yere göğe sığdıramayıp başköşeye oturtmuşlar. Kuzunun en hasını önüne koymuşlar. Herkes Hoca’nın yemeğe başlamasını bekliyormuş. Hoca, bir taraftan kürkünün kolunu sofrada sallamaya, bir taraftan da “Ye kürküm ye, ye kürküm ye!” demeye başlamış.
“İlahi Hoca,” demişler, “Kürkün yemek yediğini kim görmüş?” Nasreddin Hoca, “Kürksüz adamdan sayılmadık, İtibarı o gördü, yemeği de o yesin” diyerek anında cevabı yapıştırır. Kişiler arası iletişimde önemli olan yaratma acısından giyimin önemi büyüktür. Yerine, zamanına uymayan giyim farklı algıya neden olur. Giyim ve dışı görünüm bir bütün algı oluşturabilir. Giysiler ve süsler toplumsal statü ile ilgili özellikler kazanmıştır. Nasrettin Hocanın, “ye kürküm ye” çok güzel bu durumu tanımlamaktadır. Bilindiği gibi insanların birbirleriyle ne tür iletişimleri kuracaklarını belirleyen faktörlerden birisi de fiziksel görünümleridir. Tanıdığımız bir insan ile kuracağımız iletişimi, o gün üzerine giymiş olduğu elbise herhalde etkilemez. Fakat ilk defa karşılaştığımız insanla konuşmaya başlamadan önce, onların kıyafetini, boyunu, kilosunu algılayabiliriz. Karşımızdaki insanın fiziksel görünümü, en azından iletişime nasıl başlayacağımızı belirlemede etkili olacaktır. İnsanlar yeni karşılaştığı birisinin dış görünüşüne kısa süre baktıktan sonra, o kişiyi zihin de bilişsel kalıplardan birine yerleştirdikten sonra, ona “efendi, bey, dayı, amca, hemşerim, hocam, bacı, bayan, hanımefendi” demeye karar verirler. İşte bu hitap şekilleri her durumda insanlar, tanımadıkları kişiler ile karşılaştıklarında, bilgi eksiklerini gidermek için kolay bir ipucu olan fiziksel görünüşünden yararlanırlar. Fiziksel görünüm, konuşmayı başlatan kişi için ipucu olmanın yanı sıra, kendisine hitap edilen kişi içinde önemlidir. İnsanlar kendilerini nasıl tanımlıyorsa, başkalarını da kendilerine öyle hitap etmesini isterler. Diyelim ki, bir hastane koridorunda şalvarlı, kasketli bir kişiye bir soru sormak istedik. Muhtemelen söze “hemşerim” diye başlayabiliriz. Ya da aynı koridorda beyaz önlüklü bir kişiye ise yüzünü kısa bir süre inceledikten sonra “doktor bey” diye hitap ederiz. Neden hasta bakıcı veya farklı bir meslek ile karıştırmamak için kişinin dış görünüşünü kısa bir süre inceleriz. Bu inceleme sonucu onun doktor olduğuna emin olduktan sonra “doktor bey” diye hitap ederiz. Ama doktorlara da “hemşerim” dememeye özen gösteririz. İnsanlar, çevrelerine uyum sağlayabilmek amacıyla, kişiler arası ilişkilerde birbirlerinin fiziksel görünümüne dikkat ederler. Bunun da ötesinde fiziksel görünüm insan ilişkilerinde tek ya da önemli faktör olması bazı sorunlar yaratabilir. İnsanlar birbirlerinin derilerinin rengine, cinsiyetlerine, milliyetlerine ya da kıyafetlerine göre bir takım katı sınıflara ayrılırsa, fiziksel görünüm ipucu olmaktan çıkıp bir çatışma haline gelebilir. Eğer karşınızdaki insanların iç dünyalarını göz ardı eder, sadece dış görünümleri, onların dış dünyalarından başka bir deyişle duygu ve düşüncelerinden üstün tutmamakta yarar vardır. Çünkü insanların görünüşleri nedenli farklı olursa olsun, içleri bir birine benzer. İnsanların kıyafetlerinden hangi statüye ait olduğunu da anlayabiliriz ve iletişimizi ona göre kullanmaya çalışırız. Bir konuşmacının, kot ve tişört kıyafeti ile sunumunun etkisi ile takım elbiseli sunum etkisi arasında algı, değer ve dikkate alma etkisi farklıdır. Bir iş aramaya gittiğimizde ya da bir görüşme yapmak istediğimizde, karşımızdakini olumlu bir şekilde etkilemek isteriz, bu yüzden giyinmemize özen gösteririz. Tüm bunlar bir algı yaratmaktır. Dikkat edilmesi gereken nokta giyimimizin karşımızdakini etkilediğini bilmek ve bu etkinin toplumun hangi kesiminde nasıl olacağının önceden bilinçli olarak belirleyebilmektir.
YAZARLAR
Yayınlanma: 18 Şubat 2022 - 09:57
Fiziksel görünüm algısı
Akşehir’in beyleri Nasreddin Hoca’yı yemeğe davet etmişler
YAZARLAR
18 Şubat 2022 - 09:57
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir