Gayrimenkul sektöründe bu işin içerisinde olup sosyal medyayı kullanmayan hemen hemen kimse yok. Çoğu gayrimenkul işi yapan meslektaşlarımız gerek kendi portföylerini pazarlamak için, gerek kendi reklamlarını yapmak için sosyal medyanın gücünü kullanmaya uğraşıyor. Bazıları bunu gayet profesyonelce ele alıyor; haliyle ben de sosyal medyamda bu meslektaşlarımızın bazen portföylerini, bazen paylaştıkları sektörel bilgileri, bazense yaptıkları işlemleri takip edebiliyorum. Aslında bu tarz belli bir çizgide yapılan paylaşımlar bunları görenler açısından bir farkındalık yarattığı gibi kendi markalaşmaları açısından da önemli bir dinamik görevi taşıyor.
Tabi burada kritik nokta kişinin sosyal medyasını bir çöplüğe çevirmemesi çünkü bazı meslektaşlarımız kendi sosyal medyasını herhalde farkında olmadan inanılmaz arabesk bir mecraya dönüştürüyor. Yaşadığı travmalardan abartı mesajlara, yaptığı kavgalardan anlamsız sevinçlere, politik gerginliklerinden apolitik rahatlıklarına kadar farklı bir skalada çok fazla paylaşımla bu paylaşıma maruz kalanları da rahatsız edecek derecede bir yön belirliyor kendisine. Hani derler ya bir işi tadında bırakmak gerekir, tadını geçiyorum işi öyle bir noktaya taşıyorlar ki ne tat kalıyor ne tuz kalıyor. Kendilerine fayda sağladığını düşünürken aslında itibarlarına çok ciddi zarar vermeye başlıyorlar bir noktadan sonra.
Örneğin ofis içinde veya ofis dışında başka bir meslektaşıyla yaşadığı problemi alıyor sosyal medyada özlü sözler eşliğinde, şu herkesin bildiği ve muhtemelen hiç haz almadığı filozof türkücünün ayarında büyük büyük sözlerle tartıştığı kişiye gönderme yapıyor; “Benim asaletim senin karakterini diz çöktürür, senin ne olduğunu şerefi olan herkes biliyor”. Asalet? Şeref? Diz Çöktürmek? Gerçekten insan düşünüyor bir insan böyle bir paylaşımı yaparken ne hayal ediyor? Şakşakçı fiştekçileri de basıyor alkışı, zat-ı muhterem sanıyor çok fena laf çarpıttım, bundan sonra artık herkes ayağını denk alacak. Alacak mıdır? Yoksa tiyatro izler gibi izleyip gülecek midir? Ben kendi adıma gülüyorum, ortadaki basitliğe anlam veremiyorum ve meslektaşım için üzülüyorum çünkü tüm bu paylaşımlar meslektaşımın (!) itibarını yerle yeksan etmekten başka bir işe yaramıyor ve ne acıdır ki kendisi farkında bile değil bu durumun.
Veya basıyor tapu önünden paylaşımlarını; bugün de sattık, dün de sattık, yarın da satıyorum, her gün satıyorum, bazen sıkılıyorum gece gelip kendi başıma satış yapıyorum, hatta inanmazsınız geçen Pazar kahvaltıdan sonra geldim yine sattım. Burada kritik nokta tadında paylaşımdır, gerçekten yapıyorsundur bu satışları ve herkes de biliyordur yaptığını o zaman diyecek bir söz yok. Evini almışsındır, arabanı değiştirmişsindir, onca satışın maddi getirisini herkes görüyordur,helali hoş olsun. O paylaşımı yapıp satışın keyfini taçlandırmak sonuna kadar hakkındır. Ancak yapmadan yapmış gibi yaparsan, markete pazara giderken tapunun önünden geçip fotoğraf çektirirsen, tapuya bir evrak sormaya gittiğinde fotoğraf paylaşırsan bunu bölgendeki meslektaşların fark eder, bilir ve konuşur. Fotoğraf paylaşıp reklam yapıyorum derken itibardan kaybedersin ki o itibar kolay kolay yerine konmaz. Hele bir kez meslektaşların senin yalan paylaşım yaptığını, bir takım işlemleri abarttığını fark etsin, gerisi kolay. Ya umursamaz tavır takınıp itibardan yemeğe devam edeceksindir ya da ben ne yapıyorum diyerek kendine geleceksindir.
Tabi işin bir boyutunu da unutmamak gerekir ki mal sahipleri ve alıcı adayları da bu paylaşımları görüyor. Ben şahsen bir gayrimenkul satacak veya alacak olsam ilgili gayrimenkul danışmanının sosyal medyasına kesinlikle bakardım ve arızalı, atarlıgiderli, yalanlı dolanlı, provokatif paylaşımlı hiçbir gayrimenkul danışmanı ile çalışmazdım. Dertsiz başıma dert almanın gereği yok diye düşünür, yoluma bu işi gerçekten profesyonel olarak ele alan biriyle devam ederdim. Bu işi meslek olarak yapmaya niyetlenen ve yapan gayrimenkul danışmanı meslektaşlarımın buna gereken özeni gösterdiğinde lig değiştirdiğine çoğu zaman şahit olmuşumdur. Ancak küçük dünyalarında atarlıgiderli yaşayan gayrimenkul danışmanlarının üst liglere çıkması hayalden öte bir şeydir. O küçük dünyalarda kavgadan kavgaya savrulup sektörden koparlar veya günü kurtararak hayatlarına devam ederler.
Tabi son kertede kimsenin sosyal medyasında neyi nasıl paylaşacağına müdahale etmek ofisimize ve iş ortaklarımıza zarar vermediği sürece benim haddime olan bir şey değildir. Ben güler geçerim, çok rahatsız ettiyse siler geçerim. Ancak farklı bir bakış açısı görmek isteyenler ve sektöre yeni giren danışman arkadaşlarım için hani bu yazı da burada dursun istedim ki kaliteli gayrimenkul profesyonelleri ile yollarımız daha çok çakışsın ve sektörde bizim gibi düşünen arkadaşlarımızla daha çok ama daha kaliteli bir şekilde irtibat halinde olabilelim.
Bu Şehri ve Bu İşi Çok Seviyoruz…
YAZARLAR
Yayınlanma: 27 Ekim 2020 - 10:00
Gayrimenkulün sosyal medya atarlıları
Gayrimenkul sektöründe bu işin içerisinde olup sosyal medyayı kullanmayan hemen hemen kimse yok
YAZARLAR
27 Ekim 2020 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir