Gün gelir, hayatınızın monoton olduğunu düşünürsünüz. Hep aynı gidiyor, farklılık yok mu dersiniz. Kimilerinin yaşantısı sakindir, akışı yavaştır, inişleri çıkışları uçta değil, daha ılımandır. Kimilerinin de yol alışları hararetlidir. Hayatı hızlı yaşarlar, zaman su gibi geçer onlar için. Her iki grup insana sorsanız hayattan ne anladın diye, ya da iş yerlerinde emekliliği gelmiş kişilere sorarlar: Bunca sene çalıştın da ne anladın, ne öğrendin diye. Çoğu; kocaman bir hiç diyor. Hiçbir şey anlamadım. Zaman nasıl geçti bilemedim diyorlar. Elde avuçta kalan bir şey yok. Ders de çıkaramadım, anlam da diyenler dahi var.
İşte gün gelir, tek düze dediğiniz hayatınızın içerisine Rabbimiz anlam katmak ister. Daha doğrusu; zaten hayat çok anlamlı ve güzeldir. Her bir oluştan ders çıkarmak gerekir ancak biz gibi idrak edemeyenler için daha keskin virajlar olmalıdır. Daha koyu imtihanlar. Bu sınav bana çok ağır geldi cümleleri, kulunu kendine getirir. Sorgulamaları artar. Ben kimim, nerden geldim, nereye gidiyorum, ne yapmalıyım diye sorar. İdraki arttıkça, ben Allah için, beni yaratan için ne yapabilirim diye sormaya başlar. Rabbim senin için ne yaparsam mutlu olursun sorusu aklınıza yerleşir. İşte tüm bu soruları sorabilme kıvamı, genelde kallavi bir imtihan neticesinde doğar. Kişi hiç beklemediği bir sıkıntı yaşar. Ne yapacağını bilemez. Çıkış arasa da, tüm kapılar kapalıdır. Dahası, ona yardım edebilecek bir kimsesi dahi olmaz. İşte tam da sıkışıp kaldığınız bu noktada, Allah’ın kullarına şöyle bir seslenişi olur: Gel beni bul!
O sıkıntıyı yaşamasak, Allah’a sormak, O’ndan yardım istemek aklımıza dahi gelmez. İlla ki kul sıkışacak ve Hızır yetişecek. Yöntem hep böyle mi olmalı? Elbette ki hayır! Ancak, kullar anlamak istemiyorsa, onları yaratan Allah, en güzel yöntemi belirler ve öyle yaklaşır her birine. Kimine lütuf verir, çok mutlu olur. Teşekkür etmek için gelir huzura. Kimine imtihan verir, kurtar beni diye başlar duaya. İkisi de çok güzeldir. Bizlere hediyedir. Allah’ın kullarının hidayetine olan davetidir aslında!
Kestirmeden gitmek ister misiniz? Hiç oyalanmadan direkt hedef odaklı olmak lazım. Ne zaman ki imtihan ya da çok güzel bir hal yaşadınız ve O’nun huzuruna vardınız. Rabbim bana yardım et dediniz; varacak olduğunuz meydan: www.veyselkarane.com Bu site içinde bulunan Üveys Veysel Karane zikrine yönlendirilirsiniz. Sizleri aracısız, en kolay, en sevgiyle, kestirmeden Rabbinize götüren muhteşem bir zikir var burada. Allah’ı, Allah’ın istediği şekilde anmanın en kolay yolu burada. Siteyi inceleyebilirsiniz. İçinde sabah-akşam yapılan kısacık bir zikir var. Ritüel gibi düşünebilirsiniz. Yaptıkça size huzur veren, içinizi ferahlatan kısacık bir dua gibi düşünün. Nefsiniz bu zikri yapmanızı istemez. Önünüze türlü türlü bahaneler koyar. Bilmeden itmeyin hemen. Benim dualarım var diyen çok kişi biliyorum. Ya size sunulan bu teklif, sizin dualarınızdan çok daha hayırlı ise? Bu fırsatı kaçırmak istemezsiniz. Allah’ın davetidir bu zikir. Hiçbir şey bilemeseniz bile sorun Allah’a. Allah’ım benim anlayacağım şekilde öğretir misin deyin. Bu zikrin sizlere nasıl güneş gibi doğacağını anlatsın inşallah. Hayata yeniden doğacaksınız. Yaşamanın tadına varacaksınız. Sizler de yaşayıp görün inşallah
YAZARLAR
Yayınlanma: 28 Nisan 2023 - 08:00
Gel beni bul!
Gün gelir, hayatınızın monoton olduğunu düşünürsünüz
YAZARLAR
28 Nisan 2023 - 08:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir