Buradaki gelişmelerin hukuki boyutunu üstlenen Altıparmak Hukuk Bürosu bir açıklama yapma zorunluluğunun doğduğunu belirtti ve gelişmeleri özetledi. Altıparmak Hukuk Bürosu, henüz mücadelenin bitmediğine ve her türlü girişimi yaptıklarını özetleyerek “Danıştay 4. Dairesiyle kesilen ağaçların görsellerinin paylaşıldı” dedi.
Altıparmak Hukuk Bürosu adına konuşan Av. Cem Altıparmak, telafisi mümkün olmayan zararların önüne geçilebilmesi için acilen Danıştay 4Dairesinin biran önce davaya bakması gerektiğinin altını çizdi.
Altıparmak Hukuk Bürosunun açıklaması şu şekilde.
“Geçtiğimiz hafta içinde, Çanakkale’nin Bayramiç ilçesi Hacıbekirler köyü mevkiinde yapılmak istenen "Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama Tesisi" projesi için, proje sahibi Truva Bakır Maden İşletmeleri A.Ş. tarafından, proje sahası içinde kalan devlet ormanı niteliğindeki bölgede ağaç kesimine başlanmıştır. Kesilen çam ağaçlarının görselleri ve kesime tepki gösteren bölge halkının barışçıl protesto gösterileri medyada yer almıştır.
Benzer bir süreci Bayramiç’in Kirazlı köyünde yaşamıştık. Alamos Gold ‘un Kirazlı altın madeni projesi için kesilen yüzbinlerce ağaç ve ormandan geriye kalan korkunç boşluk, hafızalarımızda aynı şiddetiyle durmaktadır. Proje hakkında verilen ÇED Olumlu Kararının iptali için, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Çan Çevre Derneği, Ayvalık Tabiat Derneği, Ege ve Marmara Çevreci Belediyeler Birliği ve 95 yurttaş adına yargı sürecini üstlenen Hukuk Büromuzca davanın geldiği aşama hakkında açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.
Davanın görüldüğü Çanakkale 1.İdare Mahkemesi tarafından proje sahasında keşif yapılmış ve bilirkişi heyet raporu alınmıştır. Bu raporda; Çevre, Jeoloji ve Hidrojeoloji Mühendisi ile Orman Mühendisi bilirkişi tarafından yapılan ayrıntılı değerlendirmeler sonucunda; proje sahasındaki orman varlığının ciddi bir şekilde zarar göreceği, bu durumun Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadele yükümlülüklerine aykırı olduğu; projenin bir uzantısı olan ve maden ocağına proses suyu sağlaması amaçlanan Hacıbekirler göleti ve Kocaçay su iletim hatları projeleri gibi entegre projelerin ÇED sürecinde dikkate alınmadığı; ocak faaliyetleri sonucunda dağ, yamaç vb. yok edilerek çukurlar açılacağı, oluşturulan atık döküm sahası, stok ve malzeme depolama sahalarıyla yüzey topografyasının değiştirileceği, tüm bu etkinliklerin yüzey ve yeraltı sularını olumsuz etkileme potansiyeli bulunması nedenleri ile söz konusu projede kamu yararı bulunmadığı, tespitleri yer almıştır.
Rapordaki bu bilimsel tespitlere rağmen Mahkeme sadece Arkeolog bilirkişinin maden faaliyetinin civardaki arkeolojik alanlara bir zararı olmayacağı yönündeki bizce hatalı tespitini gerekçe göstererek, 14.06.2024 tarihinde, bir üyenin muhalefetine karşın 2 üyenin oy çokluğu ile davamızı reddetmiştir. Bu karara karşı 26.07.2024 tarihinde davacılar adına Danıştay 4.Dairesi’ne temyiz başvurusunda bulunduk. Danıştay 4.Dairesi öncelikle yürütmenin durdurulmasına yönelik talebimizi, Bakanlığın savunması alındıktan sonra değerlendirmeye karar verdi.
Geçen süre zarfında savunma verme süresi sona erdi ve yürütmenin durdurulması hakkında bir karar verilmek üzere dosya görevli Danıştay hakimine iletildi. Bu esnada ağaç kesimlerinin başlaması üzerine Büromuzca 01.11.2024 tarihinde Danıştay 4.Dairesi’ne gönderilen dilekçede ağaç kesimlerine ilişkin görseller paylaşılmış ve telafisi mümkün olmayan zararların önüne geçilmesi için, dosyanın acilen incelemeye alınıp, yürütmenin durdurulması hakkında bir karar verilmesi bir kez daha talep edilmiştir.
Gelinen bu aşamadan sonra, bu kadar açık bir hukuksuzluğun yaşandığı davada, Kirazlı’da olanların bir benzerini bir kere daha yaşayıp yaşamayacağımız, adalete erişimin ve yargıya olan güvenin yeniden tesis edilip edilmeyeceği ve yargı mekanizmasının vatandaşların hak arama mücadelesinde meşru ve etkili bir başvuru yolu olup olmadığı, Danıştay’ın vereceği karar ile belli olacaktır”
SEDANUR ARIGÜN
ÇEVRE
Yayınlanma: 05 Kasım 2024 - 11:10
Güncelleme: 05 Kasım 2024 - 11:22
Halilağa Köyü için hukuk mücadelesi sürüyor
Truva Bakır Maden İşletmeleri geçtiğimiz günlerde bölgede "Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama Tesisi" projesi için ağaç kesimine başlamış, çevre dernekleri ve vatandaşlar bu duruma tepki göstermişti.
ÇEVRE
05 Kasım 2024 - 11:10
Güncelleme: 05 Kasım 2024 - 11:22
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir