Daha önce tohumlardan, bazı araçların yakıt sistemlerinden aşina olduğumuz ‘’Hibrit’’ sözcüğü son günlerde eğitim ile yan yana anılır oldu.
İçinden geçtiğimiz sürecin bizlere hediye ettiği soru işaretlerinden biri de okulların akıbeti. Haftalar önce yazdığım bir yazımda bu konuyla alakalı bazı senaryolar olabileceğini bu senaryoların bir veya birkaçının hayata geçmesinin muhtemel olduğundan bahsetmiştim. O gün bahsettiğimiz senaryolar şimdilerde sıklıkla dillendirilir oldu. Bunlardan en çok dillendirileni ise ‘’Hibrit Eğitim Sistemi’’
Hibrit sözlüklerde ‘’iki farklı gücün bir arada kullanılması’’ olarak tanımlanır. Konu eğitim olduğunda ise bazı derslerin yüz yüze bazı derslerin ise uzaktan eğitim ile verilmesini ifade ediyor. Konuyla ilgili zaman zaman farklı mecralarda yapılan açıklamalarda bir ihtimale göre haftalık 40 saat olan ders sayısının 20’ye düşürülmesinden bahsediliyor. Geriye kalan 20 saatin ise uzaktan eğitim ile verilmesi planlanıyor.
Geçtiğimiz hafta yayınladığımız Onur Gültekin Hocam ile söyleşimizde matematik, fen bilimleri gibi derslerin uzaktan eğitimle verilmesinin faydasız olacağı, sözel dersler ve kültür dersleri için bu yöntemin uygulanmasının daha yerinde olacağından da bahsetmiştik. Yazımız yayınlandıktan sonra Milli Eğitim Bakanımızın yaptığı açıklamada da bu görüşlerimizi destekler nitelikteydi. Hibrit Eğitim Sistemi uygulanacak olursa Matematik, Fen Bilgisi, Türkçe gibi derslerin sınıf ortamında diğer derslerin ise uzaktan eğitim ile verileceğini öngörmekteyiz. Bu sürede oluşacak handikap ise beden eğitimi, resim, müzik gibi derslerin sosyal bir ortamda etkileşim içerisinde verilmesinden vazgeçilmiş olması olacaktır.
Yine bu sistemle birlikte sınıf mevcutlarının yarıya indirilerek bir grubun pazartesi, çarşamba, cuma diğer grubun ise salı, perşembe, cumartesi günleri yüz yüze eğitim alması planlanıyor. Sınıf mevcutlarının bu şekilde yarıya inecek olması kalabalık sınıflar için sevindirici bir gelişme.
İl bazında özel uygulamaların yapılması ihtimali ise biraz daha geri planda kalmış gibi görünüyor. Özel uygulama yapılan şehirler için daha sona düzenlenecek telafi eğitimleri, öğretmen eğitimlerinin uygulanmasında oluşacak farklılıklar süreçte belirleyici faktörlerdir diye düşünüyorum.
Salgının ise özel okullarda olumlu ve olumsuz etkileri aynı anda görülüyor diye gözlemliyorum. Olumlu etkileri; velilerin daha az öğrencinin olduğu, nispeten daha hijyenik olduklarını düşündükleri için özel okulları tercih ediyor olması. Olumsuz faktörler ise; okulların hangi şartlarda ve nasıl açılacağı soru işaretleri sürdüğü için kayıt için acele etmeyen bir grup velinin bulunması.
Eğer bir aksilik olmazsa şu an için en ağır basan senaryonun Hibrit Eğitim sistemi olduğunu düşünmekteyim. Ancak; vaka sayılarının artış eğiliminde olması tüm vatandaşlar gibi biz eğitimcileri de tedirgin eden bir durum olmaya devam ediyor. Aktif, değişken bir süreçten geçtiğimizi de unutmamak gerek.
Herkese sağlıklı, mutlu günler dilerim.
YAZARLAR
Yayınlanma: 06 Ağustos 2020 - 10:00
Hibrit Eğitim Nedir?
Daha önce tohumlardan, bazı araçların yakıt sistemlerinden aşina olduğumuz ‘’Hibrit’’ sözcüğü son günlerde eğitim ile yan yana anılır oldu
YAZARLAR
06 Ağustos 2020 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir