Biga Devlet Hastanesine karşıdan bakınca senato binası sanırsınız. İçine girdiğinizde burnunuza gelen keskin rutubet kokusuyla sarsılıyorsunuz ve gıcır gıcır yeni kokması gereken koca binayı rutubet kokusu esir almış.
Geçtiğimiz haftalarda Biga Devlet Hastanesinde inceleme yapan CHP Milletvekili Özgür Ceylan, “hastanenin bu kadar kötü olduğunu tahmin etmiyordum” diyerek durumu özetlemişti.
İşte bu açıklamanın ardında biz de kendi gözümüzle görmek için Biga Devlet Hastanesine gittik. “Kötü, berbat ötesi” denilen zemin katın her noktasını gezdik, kayıt yaptık. Küf Hastaneyi Öldürüyor
Ne yazık ki; Biga Devlet Hastanesinin zemin katı her yağmur sonrası sular altında kalmaya aday. Kapılardan, garaj girişinden zemin kata giren sular kum çuvallarıyla önlenmeye çalışılmış.
Yalnızca dışarıdan gelen sular olsa sorun çözülebilir. Bütün duvarlar zeminden yukarıya doğru 20 cm ile bir metre arasında rutubet yapmış. Pul pul dökülüyor. Keskin bir küf kokusu burada iş yapmayı, hasta bakmayı imkansız kılıyor. Zaten zemin katta hiç ama hiç kimse yok. Bütün birimler iptal edilmiş. Tuvaletler “arızalı” denilerek tahribat gizlenmek istemiş. Eşyalar Garajda Çöp Olmuş
Garaj olarak kullanmak için zeminde yaratılan alanda demirbaş olduğu sanılan pek çok yatak, masa, sandalye, karyola, dolap, malzeme çöp yığını oluşturmuş.
Kalem Gazetesi, zemin katın her yerine girip çıktı. Bir Allahın kulunu görmedik.
Yeni yapılmış olan, dışarıdan gıcır gıcır görünen Biga Devlet Hastanesi kısmen bir sahipsizlik yaşıyor.
“Hoşgeldiniz” yazılı ana giriş kapısı kullanıma kapalı. Zemin kat’a giriş kapalı. Garaja giriş kapalı; ancak acil girişinin bulunduğu kısımdan içeriye girilebiliyor. Birinci katta da yine duvar diplerinden yukarıya doğru rutubet sarmış. Keza hangi kat olduğu önemli değil, pencere kenarlarından giren yağmur suları küf, rutubete neden olmuş.
Peki şimdi en can alıcı soruyu soralım. Bu işin sorumlusu kim ? Hadi onun da yanıtını Sağlık İl Müdürü Ali Taşçı versin. Kimseden Ses Yok
Biga Devlet Hastanesinin içler acısı durumu gündeme geleli kaç gün oldu. Hiç kimsenin sesi soluğu çıkmıyor. Peki neden. Neden, hala milyonlarca liranın gömüldüğü, lüks hastane acınacak durumda ? Her şeyi Vali, Milletvekili mi kontrol edecek. O zaman birim müdürlerine, denetçilere ne gerek var.
İşte bu açıklamanın ardında biz de kendi gözümüzle görmek için Biga Devlet Hastanesine gittik. “Kötü, berbat ötesi” denilen zemin katın her noktasını gezdik, kayıt yaptık. Küf Hastaneyi Öldürüyor
Ne yazık ki; Biga Devlet Hastanesinin zemin katı her yağmur sonrası sular altında kalmaya aday. Kapılardan, garaj girişinden zemin kata giren sular kum çuvallarıyla önlenmeye çalışılmış.
Yalnızca dışarıdan gelen sular olsa sorun çözülebilir. Bütün duvarlar zeminden yukarıya doğru 20 cm ile bir metre arasında rutubet yapmış. Pul pul dökülüyor. Keskin bir küf kokusu burada iş yapmayı, hasta bakmayı imkansız kılıyor. Zaten zemin katta hiç ama hiç kimse yok. Bütün birimler iptal edilmiş. Tuvaletler “arızalı” denilerek tahribat gizlenmek istemiş. Eşyalar Garajda Çöp Olmuş
Garaj olarak kullanmak için zeminde yaratılan alanda demirbaş olduğu sanılan pek çok yatak, masa, sandalye, karyola, dolap, malzeme çöp yığını oluşturmuş.
Kalem Gazetesi, zemin katın her yerine girip çıktı. Bir Allahın kulunu görmedik.
Yeni yapılmış olan, dışarıdan gıcır gıcır görünen Biga Devlet Hastanesi kısmen bir sahipsizlik yaşıyor.
“Hoşgeldiniz” yazılı ana giriş kapısı kullanıma kapalı. Zemin kat’a giriş kapalı. Garaja giriş kapalı; ancak acil girişinin bulunduğu kısımdan içeriye girilebiliyor. Birinci katta da yine duvar diplerinden yukarıya doğru rutubet sarmış. Keza hangi kat olduğu önemli değil, pencere kenarlarından giren yağmur suları küf, rutubete neden olmuş.
Peki şimdi en can alıcı soruyu soralım. Bu işin sorumlusu kim ? Hadi onun da yanıtını Sağlık İl Müdürü Ali Taşçı versin. Kimseden Ses Yok
Biga Devlet Hastanesinin içler acısı durumu gündeme geleli kaç gün oldu. Hiç kimsenin sesi soluğu çıkmıyor. Peki neden. Neden, hala milyonlarca liranın gömüldüğü, lüks hastane acınacak durumda ? Her şeyi Vali, Milletvekili mi kontrol edecek. O zaman birim müdürlerine, denetçilere ne gerek var.