“Bakanımızın son açıklamasından sonra biz de ümitlendik”
Çocuk ilaçları zor bulunuyor
Anne-babanın son çaresi eczaneler: "İlaç krizinin sorumlusu biz değiliz" Türkiye genelinde hastaların; antibiyotik, çocuk şurubu, antidepresan, enjektan, ağrı kesici ve kanser türündeki ilaçlara erişmekte yaşadığı sorunlar devam ediyor. 36. Bölge Çanakkale Eczacılar Odası Başkanı Ecz. N. Jale Karaata, göz damlalarının bulunulmasında bile zorlanıldığını ifade etti. Hal böyleyken; enflasyonla paralel olarak artan ilaç fiyatlarından şikâyet edecek vakti dahi olmayan hastalar, ilacını bulamadığı için canının derdinden başka bir şey düşünemiyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 3 adımlı bir düzenleme yaptıklarını ve 2-3 hafta içerisinde sorunun önemli ölçüde azalacağını kaydetti. Eczacı Karaata ise hastane ve eczane arasında mekik dokuyan anne-babaların, hasta olan çocuklarının son çaresinin tek tek gezdikleri eczaneler olduğunun bilincinde olduklarını ekleyerek, “Hastalarımızı anlayışla karşılıyoruz, son nokta bize geliyor. Çaresiz, kucağında çocuğu var, ilacını bulamıyor. Biz o anneye ve babaya hak veriyoruz. Ama bunun sorumlusu eczacı değil. Umarız yakın zamanda çözüme kavuşur. Bakanımızın son açıklamasından sonra biz de ümitlendik” dedi. Yaklaşık 7 aydır Türkiye’de devam eden bir sorun olarak gündemini koruyan ‘bulunamayan ilaçlar’ hakkında; kamuoyunda üretim maliyetlerinin, satış fiyatını karşılayamadığı gerekçesiyle ilaç firmalarının üretimi kısıtladığı yönünde söylentiler dolanıyor. Özellikle kış aylarında artış gösteren çocuk hasta sayısının ardından, ‘bulunamayan ilaç’lara çocuk antibiyotikleri ve öksürük şurupları da eklendi. Hasta çocuğuna üzülen anne-babanın tek güvencesi olan ilaçların bulunamaması da sinirleri germiş ve yaşanan ilaç krizini yüzeye çıkarmıştı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamasıyla; ilaç teminindeki zorluğa karşı, üreticiler için yeni kur düzenlemesi, az bulunan ilaçların ihracatının bir süreliğine durdurulması ve ilaç hammadde alımını güvenilir şartlara kavuşturulması şeklinde 3 adım attıklarını söylemişti. Bu gelişmenin üzerine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 24 Ocak Salı günü Kabine Toplantısının hemen akabinde basın mensuplarının sorularına yanıt vermiş, ilaçlara erişimde yaşanan problemlere değinmişti. Bakan Koca açıklamalarında, “Özellikle çocuk yaş grubu antibiyotikleri, soğuk algınlığı ilaçları, burun spreyi ve benzeri gibi ilaçlarda, mevsimsel olarak hastalık sayısındaki artışa bağlı olarak, dünyada da olduğu gibi bizde de zaman zaman eksikliği yaşandı. İlaçların ham maddelerinin üretiminde ciddi bir sıkıntı var
Şu an geçmiş döneme göre üretimin yüzde 55 oranında artırılmış olmasına rağmen yer yer sorun yaşanabiliyor. Özellikle yılbaşına doğru ham maddenin ülkeye getirilememesinden ve hasta sayısının beklenenden fazla olmasından kaynaklı bir sorundu bu. Dünyada ham madde üretiminde ciddi bir sıkıntı var. 2-3 hafta içerisinde sorun azalacak
16 Aralık’ta biliyorsunuz kararname imzalanmıştı, yılbaşı ve sonrası ham madde siparişlerinin üretici ülkelerden kaynaklı şekilde geç gelmesi bu sorunun daha da artmasına sebep oldu. Zannediyorum önümüzdeki 2-3 hafta içerisinde sorun önemli ölçüde azalacak. Önümüzdeki haftalarda, eksikliği yer yer hissedilen antibiyotikler, çocuk şurupları dâhil olmak üzere tüketimi fazla olan ilaçların önemli oranda üretimi artırılarak piyasaya verilecek. Yakından takip ediyoruz” cümlelerine yer verdi. Ülke genelinde yaşanan ilaç krizini, yerel boyutta değerlendiren 36. Bölge Çanakkale Eczacılar Odası Başkanı Ecz. N. Jale Karaata, “Ocak ayının başında Sayın Sağlık Bakanımız benzer açıklamayı yapmıştı ancak değişen bir şey olmadı. Bir düzenleme yapılmıştı, Euro kurunu 7.40’tan 10.74’e çektiler. Ama Euro’nun 20.90 TL olduğu bir dönemde, ham madde tedariğine veya ithal ilaçların Türkiye’ye gelişine hiçbir katkı sağlamadı. İmalatçı da aynı sorunları yaşamaya devam ettiği için ilaç üretiminde ve piyasanın rahatlaması noktasında fazla bir değişiklik olmadı. Hastalıkların çok yoğunlaştığı şu dönemde, talep fazla olduğundan dolayı fazla bir etki görmedik, açık ve net söylüyorum. Hala aynı sorunları, haftalardır gazetelerde verdiğimiz demeçlerdeki problemleri aynen yaşıyoruz. Problem net: Ham madde yok
En basiti, bir ilaçtan eczaneye en fazla 2-3 tane verilebiliyor, daha fazla verilemiyor. Bu ne demektir? Ne yazık ki imalatında bir sorun varki depoya, depodan da eczaneye gelmiyor. Bakanımıza inanıyoruz, güveniyoruz. İnşallah bu sefer sanayicinin, üretenin isteğini tam karşılarlar da biz de bu sorunlardan kurtuluruz. Ham madde tedariğinde bir sıkıntı olmasa, tesislerimiz bunları anında karşılayacak kapasiteye sahipler. Eğer ellerinde yeterli miktarda ilaç üretecek malzeme olsa, gece gündüz çalışarak, kimseyi mağdur etmeden tüketiciye sunacaktır. Tereddütümüz yok. Hastalar eczane eczane geziyor
Lütfen nöbetçi eczaneleri gezin, hastaların eczane eczane ilaç aradığına şahit olacaksınız. Abartı veya yanıltma gibi bir durum söz konusu değil. Bizim beyanlarımız dışında da gözlemlenebilen bir durum var. Yalnızca ilk 3 kişi ilaca erişebiliyor
Hastalarımız, eczanenin ilacı temin edemediğini düşündüğünden eczacı ile karşı karşıya geliyor. Hastalarımızı anlayışla karşılıyoruz, son nokta bize geliyor. Çaresiz, kucağında çocuğu var, ilacını bulamıyor. Biz o anneye ve babaya hak veriyoruz. Ama bunun sorumlusu eczacı değil. Hem yazılı hem de görsel basında bunu dile getiriyoruz. Kesinlikle, bunun sorumlusu biz değiliz. ‘Nasıl nöbetçi eczanesiniz, ilacınız yoksa açık durmayın, böyle eczane olur mu?’ gibi şeyler söyleniyor. Bunu da, bize sadece 3 tane gelen ilaca dayanarak söylüyor. 100 kişinin geldiği eczaneden, yalnızca ilk üç kişi o ilacı alabiliyor ve sonrakiler o ilaca erişemiyor. Ertesi gün, hasta diğer eczaneleri gezdiğinde başka bir yerde o ilaçtan bulunca, bu sefer de ‘ben burada buldum, sende yok’ diye bizimle polemiğe giriyor. Biz bunları anlatırken yoruluyoruz. Bakanımızın açıklamasından sonra ümitlendik
Bizim birinci görevimiz sağlık. O yüzden vatandaşa çare olmak için eczanelerimizi açıyoruz. Biz 3 koldan rahatsızlık yaşıyoruz. Birincisi, hastayı mağdur ettiğimiz için üzülüyoruz. İkincisi, maddi kayba uğruyoruz. Üçüncüsü ise hastayla karşı karşıya gelerek psikolojik olarak yoruluyoruz. Umarız yakın zamanda çözüme kavuşur. Bakanımızın son açıklamasından sonra biz de ümitlendik” dedi.
Çocuk ilaçları zor bulunuyor
Anne-babanın son çaresi eczaneler: "İlaç krizinin sorumlusu biz değiliz" Türkiye genelinde hastaların; antibiyotik, çocuk şurubu, antidepresan, enjektan, ağrı kesici ve kanser türündeki ilaçlara erişmekte yaşadığı sorunlar devam ediyor. 36. Bölge Çanakkale Eczacılar Odası Başkanı Ecz. N. Jale Karaata, göz damlalarının bulunulmasında bile zorlanıldığını ifade etti. Hal böyleyken; enflasyonla paralel olarak artan ilaç fiyatlarından şikâyet edecek vakti dahi olmayan hastalar, ilacını bulamadığı için canının derdinden başka bir şey düşünemiyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 3 adımlı bir düzenleme yaptıklarını ve 2-3 hafta içerisinde sorunun önemli ölçüde azalacağını kaydetti. Eczacı Karaata ise hastane ve eczane arasında mekik dokuyan anne-babaların, hasta olan çocuklarının son çaresinin tek tek gezdikleri eczaneler olduğunun bilincinde olduklarını ekleyerek, “Hastalarımızı anlayışla karşılıyoruz, son nokta bize geliyor. Çaresiz, kucağında çocuğu var, ilacını bulamıyor. Biz o anneye ve babaya hak veriyoruz. Ama bunun sorumlusu eczacı değil. Umarız yakın zamanda çözüme kavuşur. Bakanımızın son açıklamasından sonra biz de ümitlendik” dedi. Yaklaşık 7 aydır Türkiye’de devam eden bir sorun olarak gündemini koruyan ‘bulunamayan ilaçlar’ hakkında; kamuoyunda üretim maliyetlerinin, satış fiyatını karşılayamadığı gerekçesiyle ilaç firmalarının üretimi kısıtladığı yönünde söylentiler dolanıyor. Özellikle kış aylarında artış gösteren çocuk hasta sayısının ardından, ‘bulunamayan ilaç’lara çocuk antibiyotikleri ve öksürük şurupları da eklendi. Hasta çocuğuna üzülen anne-babanın tek güvencesi olan ilaçların bulunamaması da sinirleri germiş ve yaşanan ilaç krizini yüzeye çıkarmıştı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamasıyla; ilaç teminindeki zorluğa karşı, üreticiler için yeni kur düzenlemesi, az bulunan ilaçların ihracatının bir süreliğine durdurulması ve ilaç hammadde alımını güvenilir şartlara kavuşturulması şeklinde 3 adım attıklarını söylemişti. Bu gelişmenin üzerine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 24 Ocak Salı günü Kabine Toplantısının hemen akabinde basın mensuplarının sorularına yanıt vermiş, ilaçlara erişimde yaşanan problemlere değinmişti. Bakan Koca açıklamalarında, “Özellikle çocuk yaş grubu antibiyotikleri, soğuk algınlığı ilaçları, burun spreyi ve benzeri gibi ilaçlarda, mevsimsel olarak hastalık sayısındaki artışa bağlı olarak, dünyada da olduğu gibi bizde de zaman zaman eksikliği yaşandı. İlaçların ham maddelerinin üretiminde ciddi bir sıkıntı var
Şu an geçmiş döneme göre üretimin yüzde 55 oranında artırılmış olmasına rağmen yer yer sorun yaşanabiliyor. Özellikle yılbaşına doğru ham maddenin ülkeye getirilememesinden ve hasta sayısının beklenenden fazla olmasından kaynaklı bir sorundu bu. Dünyada ham madde üretiminde ciddi bir sıkıntı var. 2-3 hafta içerisinde sorun azalacak
16 Aralık’ta biliyorsunuz kararname imzalanmıştı, yılbaşı ve sonrası ham madde siparişlerinin üretici ülkelerden kaynaklı şekilde geç gelmesi bu sorunun daha da artmasına sebep oldu. Zannediyorum önümüzdeki 2-3 hafta içerisinde sorun önemli ölçüde azalacak. Önümüzdeki haftalarda, eksikliği yer yer hissedilen antibiyotikler, çocuk şurupları dâhil olmak üzere tüketimi fazla olan ilaçların önemli oranda üretimi artırılarak piyasaya verilecek. Yakından takip ediyoruz” cümlelerine yer verdi. Ülke genelinde yaşanan ilaç krizini, yerel boyutta değerlendiren 36. Bölge Çanakkale Eczacılar Odası Başkanı Ecz. N. Jale Karaata, “Ocak ayının başında Sayın Sağlık Bakanımız benzer açıklamayı yapmıştı ancak değişen bir şey olmadı. Bir düzenleme yapılmıştı, Euro kurunu 7.40’tan 10.74’e çektiler. Ama Euro’nun 20.90 TL olduğu bir dönemde, ham madde tedariğine veya ithal ilaçların Türkiye’ye gelişine hiçbir katkı sağlamadı. İmalatçı da aynı sorunları yaşamaya devam ettiği için ilaç üretiminde ve piyasanın rahatlaması noktasında fazla bir değişiklik olmadı. Hastalıkların çok yoğunlaştığı şu dönemde, talep fazla olduğundan dolayı fazla bir etki görmedik, açık ve net söylüyorum. Hala aynı sorunları, haftalardır gazetelerde verdiğimiz demeçlerdeki problemleri aynen yaşıyoruz. Problem net: Ham madde yok
En basiti, bir ilaçtan eczaneye en fazla 2-3 tane verilebiliyor, daha fazla verilemiyor. Bu ne demektir? Ne yazık ki imalatında bir sorun varki depoya, depodan da eczaneye gelmiyor. Bakanımıza inanıyoruz, güveniyoruz. İnşallah bu sefer sanayicinin, üretenin isteğini tam karşılarlar da biz de bu sorunlardan kurtuluruz. Ham madde tedariğinde bir sıkıntı olmasa, tesislerimiz bunları anında karşılayacak kapasiteye sahipler. Eğer ellerinde yeterli miktarda ilaç üretecek malzeme olsa, gece gündüz çalışarak, kimseyi mağdur etmeden tüketiciye sunacaktır. Tereddütümüz yok. Hastalar eczane eczane geziyor
Lütfen nöbetçi eczaneleri gezin, hastaların eczane eczane ilaç aradığına şahit olacaksınız. Abartı veya yanıltma gibi bir durum söz konusu değil. Bizim beyanlarımız dışında da gözlemlenebilen bir durum var. Yalnızca ilk 3 kişi ilaca erişebiliyor
Hastalarımız, eczanenin ilacı temin edemediğini düşündüğünden eczacı ile karşı karşıya geliyor. Hastalarımızı anlayışla karşılıyoruz, son nokta bize geliyor. Çaresiz, kucağında çocuğu var, ilacını bulamıyor. Biz o anneye ve babaya hak veriyoruz. Ama bunun sorumlusu eczacı değil. Hem yazılı hem de görsel basında bunu dile getiriyoruz. Kesinlikle, bunun sorumlusu biz değiliz. ‘Nasıl nöbetçi eczanesiniz, ilacınız yoksa açık durmayın, böyle eczane olur mu?’ gibi şeyler söyleniyor. Bunu da, bize sadece 3 tane gelen ilaca dayanarak söylüyor. 100 kişinin geldiği eczaneden, yalnızca ilk üç kişi o ilacı alabiliyor ve sonrakiler o ilaca erişemiyor. Ertesi gün, hasta diğer eczaneleri gezdiğinde başka bir yerde o ilaçtan bulunca, bu sefer de ‘ben burada buldum, sende yok’ diye bizimle polemiğe giriyor. Biz bunları anlatırken yoruluyoruz. Bakanımızın açıklamasından sonra ümitlendik
Bizim birinci görevimiz sağlık. O yüzden vatandaşa çare olmak için eczanelerimizi açıyoruz. Biz 3 koldan rahatsızlık yaşıyoruz. Birincisi, hastayı mağdur ettiğimiz için üzülüyoruz. İkincisi, maddi kayba uğruyoruz. Üçüncüsü ise hastayla karşı karşıya gelerek psikolojik olarak yoruluyoruz. Umarız yakın zamanda çözüme kavuşur. Bakanımızın son açıklamasından sonra biz de ümitlendik” dedi.