Allah kullarını neden imtihan eder ve bu imtihanlar nerelerden gelir hiç düşündük mü? Allah imtihanı her kuluna vermiş. Peygamber de olsa, evliya da olsa, mümin de olsa, Müslüman da olsa, kafir de olsa, münafık da olsa, tüm kullarını imtihan edecek. Bu Rabbimizin muradıdır.
Bakara Suresi, 155. ayette “Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o sabredenleri!“ buyuruyor. İmtihanların sonunda sabredenlere müjde veriyor. Sıkıntılarınıza sabredin demek çok kolay ancak gerekli olan bu sabrı imtihan anında gösterebilmek çok zor. Sabırda devamlı olma gayretini sağlamak nefsimize ağır geliyor. Kolaylık ise Rabbini zikreden kullarına veriliyor hamdolsun. Sizlere daha önceki yazılarımda da bahsettiğim, en doğru yol, Rabbimizin öğretisi olan Üveys Veysel Karane zikriyle kolaylıklar yaşatılıyor.
Kendinizi hamur olarak düşünün. Rabbimiz ise fırıncı olsun. Fırıncı ekmeği pişirmek ister, yakmak istemez ki. Fırına giren hamur feryat eder, bağırır çağırır. Hamur olan bizler imtihan anında saç-baş yoluyoruz, oflayıp-pufluyoruz. Tam kıvamına geldiğinde o ekmek fırından çıkar. Allah sizi yakmaz, yanan ise nefsiniz olur.
Bizler Allah’a seni çok seviyorum Rabbim diyoruz. Çünkü; ben seni seviyorum, sen de benden başka birini sevme, yeryüzünde en çok beni sev diye, sevgide de pazarlık ediyoruz. İşte bunu söylediğimiz için imtihanlar başlıyor. Her sevgi ispat ister. Eşinize olan sevginiz, evladınıza olan sevginiz. Hepsinde bu böyledir. Eşinize kızdığınız anda sabredebiliyorsanız, kalbinizi ona karşı temiz tutabiliyorsanız, sevginizi ispatlamış oluyorsunuz. E peki Allah’a olan sevgimiz ispat istemeyecek mi? Öyleyse hadi sen de bana olan sevgini ispat et diyor Allah ve nefsimizin hiç hoşlanmadığı bir konuda imtihan geliyor.
İmtihan anında bağırıp-çağırıp, nefsinizi pohpohlarsanız, sevginizin sahteliğini, tam tersi sabredebilirseniz de sevginizin ne kadar gerçekçi olduğunu ispatlıyorsunuz kendinize. Yoksa Rabbimizin ispata ihtiyacı yok, bizi bizden çok daha iyi biliyor. Siz ne zaman sabırda gayret ettiniz, verilen imtihanların Allah’ın nazı-cilvesi olduğunu idrak ettiniz, işte o zaman imtihan bitiyor. Kahrın da hoş, lütfun da hoş diyen Yunus Emre atamız gibi olabildik mi, sizde imtihandan eser kalmaz.
Bir de şu pencereden bakalım. Allah hiç kimseye gücünün yeteceğinden başka yüz yüklemez diyor Bakara Suresi, 286. ayette. Nefs ise bu yükü taşıyamazsın, yeter artık, bu böyle gitmez cümleleriyle bizi oksijensiz bırakıyor. Kanmayın hayvan olan nefsinize! O iş size verildiyse hakkıyla yapabileceksiniz de ondan. O eş size yazıldıysa, sizin için en uygun insan olduğundan. O evlat sizin ise bilin ki sizin için çok hayırlı. Kaçıp gitmeyin imtihanlarınızdan. Allah’tan geldiğini unutmayın, güzelce sabredin inşallah. Naz eder imtihan verir, cilve eder yardım gelir. Allah’a sığındık mı inanın hepsi çok kolay. İdrakinizin artması ve imtihanlarınızın kolaylaşmasını istiyorsanız lütfen Üveys Veysel Karane zikrini yapın. Bakın hayatınız ne kadar kolaylaşacak.
Ayrıntılı bilgi için: www.veyselkarane.com sitesini inceleyebilirsiniz.
YAZARLAR
Yayınlanma: 23 Nisan 2021 - 10:00
İmtihanlar neden var?
Allah kullarını neden imtihan eder ve bu imtihanlar nerelerden gelir hiç düşündük mü? Allah imtihanı her kuluna vermiş
YAZARLAR
23 Nisan 2021 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir