Sevdiğim, bilgisine, aklına ve bilincine hayran olduğum bir insanın bilgisinden faydalanarak bu yazımı yazmak istiyorum. Sevgili Ünal Güner. Daha önce de kitaplarından bahsetmiştim. (“Kaderin Kodu” ve “Güzellik Tohumu”). Yazacağım bilgilerin kaynağı Ünal Güner’in “Paranın Geleceği” başlıklı videosudur. İsterseniz youtube üzerinden videoyu da dinleyebilirsiniz, ki bence mutlaka dinlemelisiniz ;)
“Para maddenin enerji birimidir. Değersiz ya da önemsiz olmadığı gibi tapılacak bir şey de değildir.”
İnsanlık tarihi boyunca her şey aşama aşama ilerledi. Bu hem insanın bilinci, hem dünyanın fiziksel özellikleri hem de maddi olan her şey için geçerli. Hiçbir şey yerinde durmuyor, sürekli bir değişim, dönüşüm içerisinde. Bunun en gözle görülür olanı ise ilk etapta maddi olan dünyamız, elle tutup gözle görebildiklerimiz aslında. Bunun yanı sıra insanın da bilincinin ve algısının da zaman içindeki dönüşümünü görebiliyoruz tarih denen sahnede İhtiyaçlar Hiyerarşisi(Amerikalı psikolog Abraham Maslow tarafından 1943 yılında yayınlanmış bir çalışmada ortaya atılmış ve sonrasında geliştirilmiş bir insan psikolojisi teorisidir) teorisine baktığımızda insanoğlunun bilincinin aşamalarını net bir şekilde görmek mümkün. İnsanın evrimi, insanla olan her şeyin de evrimini etkileyen önemli bir olgu aslında. İnsan bilinci yükseldikçe evrim inceliyor ve daha da soyutlaşıyor. Piramide baktığımızda bunu net şekilde görebiliyoruz. En alttaki somut ihtiyaçlar yukarı çıktıkça aşama aşama soyutlaşıyor. İnsan evriminin son noktası ise “kendini gerçekleştirme” olarak en tepede adeta ışıldıyor. İnsana bağlı olan uygarlık, kültür, teknoloji, mimari, sanat..vs gibi hayatın birçok alanı da insan bilinciyle birlikte yükseliyor.
“Para sistemlerinin değişmesinin kollektif bilinçaltımızdaki sebebi; sömürüye başkaldırı ve maddenin tutsaklığından özgürleşmektir.”
Para kavramı da diğer somut değerler gibi zaman içinde farklı aşamalardan geçerek artık günümüzde elle tuttuğumuz kağıt ve madeni paralar dijital hala gelmeye, rakamlardan ibaret olmaya ve aslında tam anlamıyla soyutlaşmaya başlıyor. Somut dünyadan soyut aleme geçiş biz insanoğlunu çoğu zaman ürkütse de bu sadece evrimin bir gereği aslında. Korkumuzun sebebi ise algılayamadığımız, göremediğimiz ve bilemediğimiz şeyler aslında.
“Maddenin ve dünyanın bir araç olduğu anlaşılabilsin diye maddenin enerji birimi olan paranın evrimleşmesi gerekiyor.”
Her şey değişirken paranın aynı kalması mümkün değildir. Dijital dünya bizi ürkütse de bu da sürecin sadece bir aşaması aslında. Bunu da yaşamak zorundayız! Paranın değişimiyle birlikte bambaşka bir düzene doğru ilerliyoruz.
“Üreterek kazanma dönemi başlıyor. Maddenin enerjisini üreterek kazanacağımız bir döneme giriyoruz. Manevi eğitim sistemlerinin yenilenerek, yeni felsefelerin doğacağı bir dönem. Bunca güzelliğin arasında elbette bolca sahtelikler de olacak. Bu sahtelikleri bilinciniz ve farkındalığınız sayesinde anlayabileceksiniz.
Maddenin temsil ettiği her şey değişim sürecinde ve enerjilerin değişimine bilincimizi yükselterek uyum sağlamalıyız.”
“İnsan bilmediğinden korkar!” Bilgimiz arttıkça korkularımız azalır ve korkunun yerini güven almaya başlar. Buradaki kilit nokta “bilgi” ve onu yükseltmek aslında. İşte bu noktada yeniliğe, zamana adapte olabilmemiz çok önemli. Korkmadan, öğrenerek, bilincimizi yükselterek, farkındalığımızı artırarak ilerlemeliyiz.
“Para sistemleri değişirken kazanacaklarınıza ve bereketinize odaklanın. Maddi ve manevi hayatınızın dengeli olmasına odaklanın ve öncelikle bereketi düşüncelerinizle çağırın…
Evrensel yasa gereği ODAKLANDIĞINIZ ŞEY YÜKSELİR! Gidene odaklanıp kaybetmekten korkarsanız KAYBEDECEKSİNİZ!”
Manevi zenginlikleri yakalayanlar maddi zenginlikleri de hayatlarına davet edebilecekler. Onun için maddi ve manevi zenginlikleri dengeli bir şekilde hayatımıza katalım. Ne sadece maddi ne sadece manevi. Ne sadece ruh ne sadece dünya. İkisini de uyumlu ve dengeli bir şekilde hayatımıza çekelim.”
Ne kadar güzel cümlelerle hem insanı hem de parayı anlatıyor Ünal Güner. Değişim kaçınılmazdır! O halde adapte olmalıyız ve değişimi anlamaya odaklanmalıyız. Belki de korktuğumuz gelecek çokta korkulacak bir şey değildir kimbilir ;) Gelecek güzel gelecek… Gülümseyin…
(Alıntıların tamamı Ünal Güner’in videodaki sözleridir.) Emel Uğur Kırıcı
“Para maddenin enerji birimidir. Değersiz ya da önemsiz olmadığı gibi tapılacak bir şey de değildir.”
İnsanlık tarihi boyunca her şey aşama aşama ilerledi. Bu hem insanın bilinci, hem dünyanın fiziksel özellikleri hem de maddi olan her şey için geçerli. Hiçbir şey yerinde durmuyor, sürekli bir değişim, dönüşüm içerisinde. Bunun en gözle görülür olanı ise ilk etapta maddi olan dünyamız, elle tutup gözle görebildiklerimiz aslında. Bunun yanı sıra insanın da bilincinin ve algısının da zaman içindeki dönüşümünü görebiliyoruz tarih denen sahnede İhtiyaçlar Hiyerarşisi(Amerikalı psikolog Abraham Maslow tarafından 1943 yılında yayınlanmış bir çalışmada ortaya atılmış ve sonrasında geliştirilmiş bir insan psikolojisi teorisidir) teorisine baktığımızda insanoğlunun bilincinin aşamalarını net bir şekilde görmek mümkün. İnsanın evrimi, insanla olan her şeyin de evrimini etkileyen önemli bir olgu aslında. İnsan bilinci yükseldikçe evrim inceliyor ve daha da soyutlaşıyor. Piramide baktığımızda bunu net şekilde görebiliyoruz. En alttaki somut ihtiyaçlar yukarı çıktıkça aşama aşama soyutlaşıyor. İnsan evriminin son noktası ise “kendini gerçekleştirme” olarak en tepede adeta ışıldıyor. İnsana bağlı olan uygarlık, kültür, teknoloji, mimari, sanat..vs gibi hayatın birçok alanı da insan bilinciyle birlikte yükseliyor.
“Para sistemlerinin değişmesinin kollektif bilinçaltımızdaki sebebi; sömürüye başkaldırı ve maddenin tutsaklığından özgürleşmektir.”
Para kavramı da diğer somut değerler gibi zaman içinde farklı aşamalardan geçerek artık günümüzde elle tuttuğumuz kağıt ve madeni paralar dijital hala gelmeye, rakamlardan ibaret olmaya ve aslında tam anlamıyla soyutlaşmaya başlıyor. Somut dünyadan soyut aleme geçiş biz insanoğlunu çoğu zaman ürkütse de bu sadece evrimin bir gereği aslında. Korkumuzun sebebi ise algılayamadığımız, göremediğimiz ve bilemediğimiz şeyler aslında.
“Maddenin ve dünyanın bir araç olduğu anlaşılabilsin diye maddenin enerji birimi olan paranın evrimleşmesi gerekiyor.”
Her şey değişirken paranın aynı kalması mümkün değildir. Dijital dünya bizi ürkütse de bu da sürecin sadece bir aşaması aslında. Bunu da yaşamak zorundayız! Paranın değişimiyle birlikte bambaşka bir düzene doğru ilerliyoruz.
“Üreterek kazanma dönemi başlıyor. Maddenin enerjisini üreterek kazanacağımız bir döneme giriyoruz. Manevi eğitim sistemlerinin yenilenerek, yeni felsefelerin doğacağı bir dönem. Bunca güzelliğin arasında elbette bolca sahtelikler de olacak. Bu sahtelikleri bilinciniz ve farkındalığınız sayesinde anlayabileceksiniz.
Maddenin temsil ettiği her şey değişim sürecinde ve enerjilerin değişimine bilincimizi yükselterek uyum sağlamalıyız.”
“İnsan bilmediğinden korkar!” Bilgimiz arttıkça korkularımız azalır ve korkunun yerini güven almaya başlar. Buradaki kilit nokta “bilgi” ve onu yükseltmek aslında. İşte bu noktada yeniliğe, zamana adapte olabilmemiz çok önemli. Korkmadan, öğrenerek, bilincimizi yükselterek, farkındalığımızı artırarak ilerlemeliyiz.
“Para sistemleri değişirken kazanacaklarınıza ve bereketinize odaklanın. Maddi ve manevi hayatınızın dengeli olmasına odaklanın ve öncelikle bereketi düşüncelerinizle çağırın…
Evrensel yasa gereği ODAKLANDIĞINIZ ŞEY YÜKSELİR! Gidene odaklanıp kaybetmekten korkarsanız KAYBEDECEKSİNİZ!”
Manevi zenginlikleri yakalayanlar maddi zenginlikleri de hayatlarına davet edebilecekler. Onun için maddi ve manevi zenginlikleri dengeli bir şekilde hayatımıza katalım. Ne sadece maddi ne sadece manevi. Ne sadece ruh ne sadece dünya. İkisini de uyumlu ve dengeli bir şekilde hayatımıza çekelim.”
Ne kadar güzel cümlelerle hem insanı hem de parayı anlatıyor Ünal Güner. Değişim kaçınılmazdır! O halde adapte olmalıyız ve değişimi anlamaya odaklanmalıyız. Belki de korktuğumuz gelecek çokta korkulacak bir şey değildir kimbilir ;) Gelecek güzel gelecek… Gülümseyin…
(Alıntıların tamamı Ünal Güner’in videodaki sözleridir.) Emel Uğur Kırıcı