Kapanış töreni gerçekleşti

‘’Bir tutam bilim bir dünya şenlik’’ projesinin kapanış töreni Troya Müzesinde gerçekleşti. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bünyesinde TÜBİTAK 4007 Bilim Şenlikleri Destekleme Programı Afet Bölgesi Bilim Her Yerde Özel Destek Çağrısı kapsamında desteklenmeye değer bulunan Bir Tutam Bilim Bir Dünya Şenlik projesinin kapanış töreni Troya Müzesi’nde gerçekleştirildi.
Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın koordinasyonundaki Bir Tutam Bilim Bir Dünya Şenlik projesi desteklenmeye değer bulunmuştu. Ezine Belediyesi, Kırıkhan Belediyesi ve Troya Müzesi’nin paydaş olduğu ve Kolunsağ Muflon Sanayi ve Annee Bakk Firmasının destek verdiği proje kapsamında alanında 11 farklı atölye etkinliği düzenlenerek Hatay Kırıkhan’da bulunan çadır/konteyner kentlerdeki çocuklara psikososyal destek sağlanması ve bilime yönelik ilgilerinin artırılması sağlandı.
Kapanış töreninde konuşma yapan ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu projede emeği geçen herkesi tebrik ettiğini ve devamını beklediğini ifade etti.
Projenin koordinasyonunu sağlayan Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın ise projeye ilişkin “6 Şubat büyük afet günü sabahın ilk saatlerinde telefonuma düşen mesajlar ve televizyondan aldığımız haberler bir an önce kenetlenmek ve bir araya gelmek zorunluluğumuzu gösteriyordu. Biz ÇOMÜBUTİK ailesi olarak daha önce de Kastamonu’da sel olduğu zaman, Marmaris ve bodrum yangınlarla mücadele ettiği zaman da kenetlenmiş ve bir araya gelmiştik. Bu nedenle Çanakkale’mizi tanıyor ve öğrencilerimiz nerede toplanacağımızı biliyorlardı. Hızla organize olup bulunduğumuz alanın dışına doğru genişleyerek Hasan Mevsuf Spor Salonu’nun giriş katının tamamını kullanır hale geldik. Bu süreçte ilk gün Ezine Belediye Başkanımız Güray Yüksel’e ulaşarak elimizde malzeme olduğunu, araç çıkarıp çıkaramayacağımızı sorduğunda “Hocam, ben Hatay Kırıkhan’a ekibimle birlikte yola çıktım ancak sana araç yollayacağım” dedi. Aynı gün Mustafa “Hocam elinde ne kadar malzeme varsa hepsini afet bölgesine yolla, ben sana yeni bir araç ayarladım. İçinde kışlık malzeme ve battaniye var” dedi. Bu noktada Sayın Prof. Dr. Ramazan Cüneyt Erenoğlu bir an bile bizi yalnız bırakmıyor, her ihtiyacımızı tamamlıyor ve her akşam kapıya yeni bir tır getiriyordu. Ekibimizde Kahramanmaraşlı, Malatyalı, Hataylı afetzede yakınları da bir aradaydı. Dayanışma tam olarak böyle bir şeydi ve bizi ayakta tutan buydu. Hastane yolunda yaşama veda eden özbeöz amcam, enkaz altında kalan, yedi gün boyunca çıkarılamayan iki küçük yeğenim ve eniştemin acılarını daha nicelerinin acısını içimizde yaşayarak çalışıp yaraları sarmaya devam ediyorduk. Afetin henüz üçüncü günüydü. Antakya’dan ilk afetzedeler bize ulaştığı zaman hep birlikte sarıldık, konuştuk, dinledik ve ağladık. O zaman daha çok çalışmamız gerektiğini bir kere daha anladık. Çalışmalarımız devam ederken Tuğba Özden hocam beni arıyor, TÜBİTAK 4007 özel afet çağrısı açtığını bu çağrının tam da bize göre olduğunu söylüyordu. Durumu anlattığımda büyük bir heyecanla karşılandı ve ekip hızla çalışmaya başladı. Proje dosyamız tamamlandığında ilk iş Güray Yüksel’e konudan bahsetmek oldu. Kıymetli Başkanım, “Hocam, Kırıkhan’da yapalım” dediği anda büyük bir duygu yükü yaşadım. Mustafa Bey’i arayarak projeden bahsettiğimde hemen “Hocam, sen ne diyorsan o. Ne imzalanacaksa imzalayalım, ne yollanacaksa yollayalım” dedi. Tüm bunları burada anlatmamın en temel nedenini kapanışını hazırladığımız bu projenin başarı elde etmesinin temel nedeninin millet olmanın bilinci ve dayanışmanın ruhunda olduğunu ifade edebilmek. 2015 yılından bugüne sosyal sorumluluk, toplumsal farkındalık ve gönüllülük adına yaptığım tüm çalışmaların sonucunda özellikle yüksek öğretim öğrencisinde milli birlik bilinci yaşayanın yaptığı bu çalışmalara dayandığını ifade eden akademik çalışmalarımın vücut bulmuş en son halidir bu proje. Kıymetli misafirlerimiz, projemizde 11 farklı atölye ile 570 farklı çocuğa ulaştık. Bu çocuklara tüm etkinliklere katılma fırsatı sunarak atölyelerden 2988 kez yararlanılmasını sağladık. Yapılan atölyeler sonucunda 300 çocuğumuza uyguladığımız öncesi ve sonrası sonuçlarına göre çocuklarımızın bilime yönelik ilgilerinin arttığını gördük. Hedefimiz çocukların bilimi sevmesi, bilime yönelmesi ve sosyal hayata entegrasyonlarının sağlanmasıydı, başardık. Tüm gönüllülerimiz, az bir zaman içinde kenetlenerek tüm koşullara hazır bir hale gelerek büyük bir ciddiyet ve gayretle bu projede yer aldılar. Onlara teşekkürlerimi sunuyorum. Biz bu afetin etkilerinin uzun yıllar süreceğinin bilincinde olan bireyler olarak, afetin yıktığı tüm kentleri unutmadık, unutmayacağız. Daha yapacağımız çok iş var. Yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz. Her daim gönüllü ve her daim birlikte olalım.” İfadelerine yer verdi.