Son günlerde duyduğunuz korku salan, endişeye sürükleyen haberlerin artışından dolayı karşı cepheden bir yazıyla karşınıza çıkmayı uygun gördüm. Hayatlarımızda yeterince korku yaratan, üreten, paylaşan ve maalesef korkuyu anlamsızca büyüten insanlara/kurumlara/durumlara inat ben yine “hayat her şeye rağmen güzel ve heyecan verici” diyenlerden biri olacağım… Tepki toplamak çokta ilgilendiğim bir konu değil açıkçası. Çünkü gerçek her zaman kendine yer bulur.
Dünya okulunda ve bu zamanda yaşamanın cesaret gerektirdiğinin farkındayım ve bütün bunların üstesinden gelebilecek güçte olduğumuza ve daha güzel bir dünya kuracağımıza inandım hep ve inanmaya devam ediyorum… Dünya, bizler ve çocuklarımız çok daha güzelini hak ediyor… Bunun içinde korkulara rağmen, sağlam durmalıyız ve çözüme odaklanmalıyız! İnsanoğlu çok güçlü ve özel bir varlık, bütün bunların üstesinden gelebilir, farkında olup gerçeği görebilir, hızlıca uyanıp yaratılmaya çalışan komplo teorilerine karşı sağlam durabilir. Şunu tekrar tekrar hatırlatmakta yarar var. “Her zaman görünenin arkasında görünmeyen gerçekler var!” Bu gerçekler soyut olduğundan fark edilip algılanabilir. Ancak biraz düşünen, sorgulayan ve olayları analiz edebilen her insan bu gerçeği apaçık görebilir. Gördüğünde hafif bir şok yaşanabilir çünkü gösterilenle arkadaki plan bambaşka senaryolardır. Kafamız baya bir karışır ama analiz edildikçe gerçekler berraklaşmaya, zihniniz aydınlanmaya başlar.
Bütün kadim bilgiler, dini bilgiler, spiritüel bilgiler korkuları aşmaktan ve korkulardan kurtulduğumuzda özgürleşmekten bahseder. Bunu yapabilmek tabiiki kolay bir şey değil… Bazen seneler, bazen asırlar da sürebilir ama özgürleşmek her ruhun nihai noktası olduğundan önünde sonunda herkes korkularından arınıp özgürleşecektir. Durum böyleyse bu süreci uzatmanın bir faydası yok. Bir an önce bunu aşıp bir sonraki basamağa çıkabilmeliyiz!
Mesela “ölüm korkusunu nasıl aşabiliriz?” Ben şöyle düşünüyorum. Bir yaşam çizelgem ve belli bir zamanım var. Bunun ne zaman olacağını bilememek ise aslında bir lütuf. Eğer biliyor olsak yaşama adapte olamazdık. Bu zaman yarın da olabilir 5 sene sonra da olabilir, 30 sene sonra da olabilir. O zamana kadar korkuyla yaşamak hiç mantıklı değil, ki bu yaşamımı, beni ve çevremdeki herkesi depresyona iter. Yaşama dair gerekli tedbirlerimi alırım ve gerisini Allah’a bırakırım. Zaten hiçbir şeyde kontrolümün olmadığını da biliyorum. Eee o zaman geri kalan zamanımı en güzel şekilde yaşamak, kendime odaklanmak ve hayatın bana sunduklarını kabul etmek, koşullara uyum sağlayarak yaşamak en mantıklısı ve huzurlu olanı. Korkuları, hastalıkları, savaşı ve diğer bütün olumsuzlukları yadsımıyorum ama onların kölesi ve esiri de değilim. Yaşam güzel ve ben güzele, sağlığa, huzura, faydaya odaklı yaşamayı ve etrafıma da bunu yansıtmayı seçiyorum… Size de güzele, sağlığa ve harika bir geleceğe odaklanmanızı tavsiye ederim. Unutmayın ki evrensel yasa “odaklandığın şey hayatında büyür” diyor… ;)
Emel Uğur Kırıcı
YAZARLAR
Yayınlanma: 10 Eylül 2020 - 09:45
Korkulara rağmen güzel yaşamak…
Son günlerde duyduğunuz korku salan, endişeye sürükleyen haberlerin artışından dolayı karşı cepheden bir yazıyla karşınıza çıkmayı uygun gördüm
YAZARLAR
10 Eylül 2020 - 09:45
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir