Kurban

Kurban sözcüğü Kur'an'da birkaç kez geçer. Maide Suresi 27’nci ayetinde Habil ile Kabil’in hikâyesinde iki kardeşin sunduğu kurbanlardan bahsedilirken kurban sözcüğü kullanılır. Hikâyeye göre bu sunuda kardeşlerden biri hayvan kurban ederken diğeri topladığı veya yetiştirdiği sebze ve meyvelerden sunu yapmıştır. İslamda bugün anlaşılan kurban kavramının temelini İbrahim ile İsmail'e atfedilen, içinde boğazlama eylemiyle birlikte adanmışlık duygularını ifade eden kıssa oluşturur. Hz. İbrahim’in oğlu yanında koşma çağına gelince, "Yavrum, ben seni rüyamda boğazladığımı görüyorum. Artık bak ne düşünürsün?" dedi. "Babacığım sana ne emrediliyorsa yap. Beni inşallah sabredenlerden bulacaksın" dedi. Ne zaman ki ikisi de bu şekilde teslim oldular, İbrahim onu tuttu şakağı üzerine yıktı. Fakat Allah'ın bu manevi adanmışlığı kabul edip, bunun bir sınama olduğunu onlara belirtmesi ve onlara bir kurbanlık hayvan göndermesiyle anlatı sona erer. "Ve ona şöyle seslendik: "Ey İbrahim rüyaya gerçekten sadakat gösterdin, işte Biz güzel davrananları böyle mükâfatlandırırız." "Şüphesiz ki bu apaçık ve kesin bir imtihandı." dedik. Ve ona büyük bir kurbanlık fidye verdik."(Saffat Suresi, 104-107’nci ayetler) Kur’andaki anlatımlarda hangi hayvanların kurban olarak sunulabileceği, bu hayvanların hangi şartları taşıması gerektiği, kurbanın sadece hayvanlardan olması gerektiği gibi konularda bir açıklık yoktur. Hz. İbrahim’in, oğlu İsmail’i kurban etmek istediği, Cenâb-ı Hakk’ın da büyük bir koç göndererek onu kurtardığı günün yıldönümleri olan hac ibadet mevsimi, hicretin ikinci yılında Allah Teala tarafından Rasulü vasıtasıyla ümmete bir kurban bayramı olarak armağan edilmiştir. Ulaşabildiğim kaynaklarda böyle yazıyor.
Günümüzde kurban, Allah’ın birliğine inanan ve dünya çapında tanınan Yahudi, Hristiyan ve Müslüman dinlerine bağlı her bireyin temel inanç öğelerinden başta gelenidir. Bu konuda Yahudilerin inancını yakından incelersek, kurban kesme gereğinin insan günahına dayandığı görülecektir. Şu anda, Yahudilerin Tapınağı bulunmadığından kurban kesilmiyor, ama Yahudi inancında kurban, günahların bağışlanmasını sağlamak için kesilirdi. Hristiyanlara gelince, onların kurban kesme uygulamaları yoktur, ama Yahudilerinkinden kaynaklanan kurban inançları vardır. Yahudiler, ‘Fısıh’ denilen bir bayramda, günahların bağışlanması için kurban keserlerdi. Hristiyanlar ise, İsa Mesih’in gelişiyle bu kurban uygulamasının sona erdiğini kabul ederler.
Kurban bayramı geldi ve kurban kesmek isteyenler kurban pazarlarına akın etti. Ama fiyatları öğrenince birçok vatandaş kurban kesmekten vazgeçti. Pandemi döneminde dini bayramlarını ve milli bayramlarını istedikleri gibi kutlayamayan, eş, dost akraba ziyaretlerine gidemeyenler bu bayram da uzak yerlerdi akrabalarına hafta başından itibaren gitmeye başladı. Ancak yolcu bileti fiyatlarının çok yüksek olması dar gelirli vatandaşları bulundukları yere hapsetti. Bayram tatili alınan kararla dokuz gün olarak belirlendi. Özel sektör çalışanlarının çoğu dört gün tatil yaparken idari izinli sayılıp da cebinde parası olanlar tatil yerlerine bugünden itibaren gitmeye başladı. Otel fiyatları ise dudak uçuklatıyor.
Belediye on gün önceden kurban kesim yerlerini belirleyerek duyuru yaptı. Belirlenen yerlerde kurban kesimi sözde yasak ama bazı mahalle aralarında yine bilindik manzaralar olacaktır. Köylerde ise vatandaşlar istedikleri yerde kurbanlarını kesiyor. Merkezde gizli yerlerde kesilen kurbanların iç organları derileri çöp konteynerlerine atılıyor. Bunu yapanların bulunarak cezalandırılması taraftarıyım. Sokaklar kokudan geçilmediği gibi sokak hayvanları bu atıkları karıştırınca ortaya daha kötü bir manzara çıkıyor. Umarım bu bayram aynı manzaralar ile karşılaşmayız. Herkese iyi bayramlar.