Günümüz modern dünyasında insanları bazen kendisinden bazen de çevresinden koparan bir sürü faktörler mevcut. Zaman zaman kalabalıkların içinde yalnızlık çeken, bazen de kendisiyle olmaktan sıkılan ve yalnız kalmak istemiyorumdiyen insanlarla dolu çevremiz. Üstelik sosyal ağların yaygın kullanımına karşılık, gerçekte aradığını bulamayan insanlar bu konuyu daha da saplantı haline getirmekte.
İnsanın diğer insanlarla ilişkide olmak istemesine rağmen, insanın gereksiz yorucu ve aşağı çeken ilişkilerde olmasından daha kötü olamaz yalnızlık. Başkasının varlığına ihtiyaç zorunluluğu duymanın gizli gündemi yalnızlık korkusudur aslında. Öte yandan yalnız kalma korkusu insanın kendine duyduğu öz güvenini de zedeliyor. Bu sefer de endişe ve depresif dolu hislerle ömrünü çürütüyor insan.
Eğer kendimizle olmayı yalnızlık olarak sayıyorsak önemli bir sorununuz olduğunu mutlaka belirtmeliyim. Zira burada insanın kendi kendine yetememesi ve başka insanların varlığı olmadan yaşadığını hissedemeyebilir. Bu da korkusunun içinde daha fazla yaşamasına sebep verecektir.
Öncelikle kendimizle olmanın yalnızlık olmadığını algılamak gerekiyor. Bu takıntının arkasındaki iyileştirilmesi gereken gizli gündemin yani korkunun veya geçmişte yaşanmış tatsız bir anının izlerinde hapsolunmuş bir ruhun, bugünde aynı korku ve acıların hüküm sürdüğünü ve bizi yönettiğini bilmek gerekiyor.
Bazı insanlar için konuşup muhabbet edebilecekleri insanların olmayışı kendini yalnız hissettirirken, bazıları içinse onları anlamayan her insan onlara yalnız hissettirir. Bu duygular da sağlık anlamında o insanları panik atak durumuna sürükleyebilir. Bedensel anlamda nefes problemleri, düzensiz kalp atışları gibi reaksiyonlara da geçebilir bu durum.
Hayatta her şey gibi öğrenilenler de değiştirilebilir. Hepimizin güçlü ve zayıf yanları vardır ve çoğu zaman zayıflıklarımızı gizlemek; onlarla yaşamayı öğrenmek ve üstesinden gelmekten çok daha zordur. Günlük hayat koşuşturmasının içinde insan en çok kendini ihmal ediyor. Kendi ile ilgilenmeyi, kendini geliştirmeyi unutabiliyor.
Yalnız geçirilen zaman, insanı daha özgür ve daha öz güveni yüksek bireyler haline getirir. Yalnız olmanın yalnızlık anlamına gelmek zorunda olmadığını unutmayalım lütfen.
Yalnızlıktan mutlu olmayı öğrenmenin sırrı, en iyi arkadaşınızın her zaman kendiniz olacağı gerçeğini kabullenmektir.Yalnızlık korkusunu yenmek için uygulanabilecek olan başka bir adım ise uzman kişiden profesyonel destek almaktır. Ayfer ÖZDEMİR
Uluslararası NLP ve Profesyonel Yaşam Koçu
Kişisel Gelişim Uzmanı ve Bilinçaltı Terapisti
İnsanın diğer insanlarla ilişkide olmak istemesine rağmen, insanın gereksiz yorucu ve aşağı çeken ilişkilerde olmasından daha kötü olamaz yalnızlık. Başkasının varlığına ihtiyaç zorunluluğu duymanın gizli gündemi yalnızlık korkusudur aslında. Öte yandan yalnız kalma korkusu insanın kendine duyduğu öz güvenini de zedeliyor. Bu sefer de endişe ve depresif dolu hislerle ömrünü çürütüyor insan.
Eğer kendimizle olmayı yalnızlık olarak sayıyorsak önemli bir sorununuz olduğunu mutlaka belirtmeliyim. Zira burada insanın kendi kendine yetememesi ve başka insanların varlığı olmadan yaşadığını hissedemeyebilir. Bu da korkusunun içinde daha fazla yaşamasına sebep verecektir.
Öncelikle kendimizle olmanın yalnızlık olmadığını algılamak gerekiyor. Bu takıntının arkasındaki iyileştirilmesi gereken gizli gündemin yani korkunun veya geçmişte yaşanmış tatsız bir anının izlerinde hapsolunmuş bir ruhun, bugünde aynı korku ve acıların hüküm sürdüğünü ve bizi yönettiğini bilmek gerekiyor.
Bazı insanlar için konuşup muhabbet edebilecekleri insanların olmayışı kendini yalnız hissettirirken, bazıları içinse onları anlamayan her insan onlara yalnız hissettirir. Bu duygular da sağlık anlamında o insanları panik atak durumuna sürükleyebilir. Bedensel anlamda nefes problemleri, düzensiz kalp atışları gibi reaksiyonlara da geçebilir bu durum.
Hayatta her şey gibi öğrenilenler de değiştirilebilir. Hepimizin güçlü ve zayıf yanları vardır ve çoğu zaman zayıflıklarımızı gizlemek; onlarla yaşamayı öğrenmek ve üstesinden gelmekten çok daha zordur. Günlük hayat koşuşturmasının içinde insan en çok kendini ihmal ediyor. Kendi ile ilgilenmeyi, kendini geliştirmeyi unutabiliyor.
Yalnız geçirilen zaman, insanı daha özgür ve daha öz güveni yüksek bireyler haline getirir. Yalnız olmanın yalnızlık anlamına gelmek zorunda olmadığını unutmayalım lütfen.
Yalnızlıktan mutlu olmayı öğrenmenin sırrı, en iyi arkadaşınızın her zaman kendiniz olacağı gerçeğini kabullenmektir.Yalnızlık korkusunu yenmek için uygulanabilecek olan başka bir adım ise uzman kişiden profesyonel destek almaktır. Ayfer ÖZDEMİR
Uluslararası NLP ve Profesyonel Yaşam Koçu
Kişisel Gelişim Uzmanı ve Bilinçaltı Terapisti