Neden Emekliler Türkiye Meclisi?

Her örgütlenme bir ihtiyacın ürünüdür. Bir ihtiyaca cevap vermeyen örgütlenmenin gelişme ve hayat bulma şansı yoktur. Az çok fizik kurallarını bilenler, doğanın boşluk kabul etmediğini de bilirler. Aslında bu kural sosyal yaşam için de geçerlidir. 27 yıldır hiçbir varlık gösterememiş, emeklilerin hiçbir sorununa derman olamadığı gibi, kendisine hukuksal bir statü bile kazandıramamış dışımızdaki “dikey sendikal örgütlenmelerin” başarısızlık ve yetersizlikleri, bizi Emekliler Türkiye Meclisi’ni kurmaya mecbur kıldı.

Dikey örgütlenmeler, piramit modeli örgütlenmeler olup herkesin gözü piramidin tepesine tırmanmak ve oraya yerleşmektedir. Piramidin tepesine tırmanmak üzere birbiriyle yarışanlar, tepeye tırmanmak için diğerlerinin başına, omuzuna ve bedenine basarak yükselmek zorundadır. Bu da bir çok insanın canının yanmasına ve örgüte kırılıp uzaklaşmasına yol açmaktadır. Bugün var olan emekli sendikalarının tamamının altı boştur. Herkesin “şef” olup hiç kızılderilinin bulunmadığı bir yerde iş üretmek ve sonuç almak mümkün değildir. Bizim şeflere değil, iş yapacak Kızılderililere ihtiyacımız var. Emekliler Türkiye Meclisi, tam da bu amaçla sadece “Kızılderililerden” oluşmuş bir örgütlenmedir. Bizde “şef” veya “lider” yoktur. Sadece hareketin eşit aktivistleri vardır. Hiç birimizin bir başka sıfatı yoktur. Bu hareketin kurucusu ile aramıza yeni katılan arasında hak ve sorumluluklar açısından hiçbir fark yoktur. Tüm aktivistlerimiz eşittir .

Emekliler Türkiye Meclisi’nde yöneten ve yönetilen ayrımı yoktur. Hareket, delege sistemini reddeder ve kararlar tüm üyelerin sürece aktif olarak katılımı ile alınır ve uygulanır. Karar alma ve işin icrası sürecine tüm üyelerin aktif olarak katılması, tüm üyelerin hareketi sahiplenmesine yol açar ve böylece dikey örgütlenmelerdeki tepe ile taban arasındaki kopukluğu ortadan kaldırır.

Kısacası Emekliler Türkiye Meclisi, tamamen yeni bir yatay örgütlenme modeli olup, “eski olandan” radikal bir kopuşu ifade eder. Biz sadece yeni bir sendika kurmuyoruz, aynı zamanda ortaklaşma ve dayanışmayı hedef alan yeni bir yaşam biçiminin de tohumlarını saçıyoruz. Faaliyetlerimizde geçmişte Anadolu’da yaygın şekilde uygulanan imece usulünü uyguluyoruz. Bu yüzden de Emekliler Türkiye Meclisi sadece bir mücadele ve baskı aracı olmayıp bizler için aynı zamanda bir okul işlevi de görmektedir. HEP BİRLİKTE YA BAŞARACAĞIZ YA DA BAŞARACAĞIZ BAŞKA ÇIKIŞ YOK!

NOT: Bir sonraki yazımda Emekliler Türkiye Meclisi’nin örgütlenme modelini yazacağım.

Memnune KARDAŞ