Şu Alışveriş Merkezleri’ne akın edenleri birçok kişi gibi ben de anlayabilmiş değilim. Pantolon alıp çorba mı yapacaksınız?, Don alıp poşet çay mı demleyeceksiniz?, Kazak alıp salata mı yapacaksınız? Entari alıp peynir süzgeci mi yapacaksınız?, Sütyen alıp maske mi yapacaksınız? Kemer alıp intihar mı edeceksiniz? Çorap alıp para kesesi mi yapacaksınız? Deri çizme alıp ıslatarak yiyecek misiniz?, Dekolteli elbise alıp, komşular arasında defile mi düzenleyeceksiniz?
Alışveriş Merkezi’nin 2 ayda neyini özlediniz be kardeşim. İki ay daha gitmesen ölür müsün? Çanakkale’deki en büyük alışveriş merkezi 1 Haziran’da açılacağını duyurdu. Açıldığında orada da durumun aynı olacağından eminim. Büyük alışveriş merkezlerinde kendilerini daha önemli mi hissediyorlar acaba anlamış değilim.
SANKİ VİRÜSÜN GEN HARİTASINI ÇIKARMIŞLAR
Sahilde dolaşırken bulaşan, AVM'de dolaşırken bulaşmayan, piknik yerlerinde bulaşan, berberlerde bulaşmayan, hafta sonu bulaşan, hafta içi bulaşmayan, mecliste bulaşan, fabrikalarda bulaşmayan Bazı şehirlerde bulaşan, bazı şehirlerde bulaşmayan çok enteresan bir virüs bu! Sanki gen haritası çıkarılmış gibi tedbirler gevşetiliyor. Günde 80-90 kişi hayatını kaybederken bu sayının 50’li rakamlara inmesi, vaka sayısında azalmanın olması, bence tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor. Peki ikinci bir dalga ortaya çıkarsa ne olacak? 11 Mayıs pazartesi gününden itibaren AVM’ler ile birlikte kuaförler de açıldı. Şimdi virüs taşıyan biri, berber ya da kuaföre gidecek, ne kadar tedbir alınsa da mutlaka birilerine bulaştıracak. Oradan çıkıp alışveriş merkezine gidecek orada da birilerine bulaştırdıktan sonra, o bulaştırdıkları kişiler de başkalarına bulaştıracak. Bu iş zincirleme gidecek. Mayıs sonuna kadar bekleyemediler. Tabi kasa boş olunca vatandaşlar işsiz kalınca onlara bakmak zorlaştı. Yılardır 3 milyon Suriyeliye bakılıyor ama sıra Türk vatandaşına gelince nedense para bitiyor. Oysa sosyal devletiz. Her İŞKUR önünde yüzlerce kişi iş başvurusunda bulunmak için uzun kuyruklar oluşturuyor. Günlük çalışanlar evlerine ekmek alamaz duruma geldi.
YAŞLILARIN HAFTA SONU MUTLULUĞU
Geçtiğimiz Pazar günü, yaklaşık iki aydır sokağa çıkamayan 65 yaş üzeri vatandaşlar dört saatliğine yasak kalkınca kendilerini, cadde, sokak, çarşı ve evlerine en yakın mesafedeki boş alanlara atarak temiz havanın tadını çıkardılar. O insanların mutluluğu görülmeye değerdi. 13 Mayıs Çarşamba günü ise 0-14 yaş arası çocuklar için dört saatliğine yasak kalktı. Saat 11’den sonra çarşıda büyük bir hareketlilik yaşanmaya başladı. Yalnız sokağa çıkmayacak durumda olan çocuklar haliyle aileleriyle dışarı çıkınca, ne sosyal mesafe kaldı ne de önlem. Dip dibe, iç içe, kucak kucağa işyerleri dolup taştı. Tabi ki de bu çok endişe verici bir durum. 15-20 yaş arası gençler için ise, cumartesi günü 4 saat sokaklar serbest olacak. Bakalım neler yaşayacağız hep birlikte göreceğiz. KISA SÜREDE NE DEĞİŞTİ
Geçtiğimiz pazartesi günü Çanakkale İl Genel Meclisi olağan üstü toplanarak RES projesini oyladı. Bilindiği gibi uzun yıllar sonra İl Genel Meclisinde çoğunluk CHP'de. Cumhuriyet Halk Partili meclis üyeleri SAROS RES projesi 3 kez meclise gelmiş ve her seferinde kabul edilmemişti. Pazartesi günü ne oldu da 6 CHP'li meclis üyesi bu projeye 'evet' dedi. Çanakkale kamuoyunda kafa karıştıran söylentiler dolaşmaya başladı. Bu günlerde İl Genel Meclisi başkanının bir açıklama yapması bekleniyor.
İşin en ilginç yanı ise meclisten daha izin çıkmadan firmanın RES projesi kapsamında tribünlerin kurulacağı yerde çalışmalara başlaması. Şikayet üzerine ise çalışmalae durdurulmuş. Bu da şu anlama geliyor, il genel meclisi yasal olmayan kaçak çalışmayı aldığı kararla yasal hale getirmiş oluyor. Bir grup CHP meclis üyesi yargıya gitmeyi düşünüyor. Yargıya gitse bile karar çıktığında RES projesinin çoğu gerçekleşmiş olacak.
ÇED raporuna göre RES projesi Kazdağları içinde kalıyor. Tabiki de enerji önemli ama sağlıklı bir doğada yaşayamadıktan, ekolojik dengenşn bozulmadından sonra enerjinin pek de önemi kalmıyor.
Kısacası Kazdağları'na her yönden saldırı ve yağması devam ediyor. Çanakkale Türkiye'nin en yaşanılabilir illerinden birisi. Ama böyle giderse 15 yıl sonra bu kentte sağlıklı yaşayabilmek zor olacak gibi görünüyor. Daha onlarca termik santral kurulacağı söyleniyor. Altın madeni arama çalışmaları şimdilik durmuş gibi görünse de, ben şirketin sahadan çekilip gideceğine inanmıyorum. Pusuya yatmış bekliyorlar. İleri de neler olacak hep birlikte göreceğiz.
Alışveriş Merkezi’nin 2 ayda neyini özlediniz be kardeşim. İki ay daha gitmesen ölür müsün? Çanakkale’deki en büyük alışveriş merkezi 1 Haziran’da açılacağını duyurdu. Açıldığında orada da durumun aynı olacağından eminim. Büyük alışveriş merkezlerinde kendilerini daha önemli mi hissediyorlar acaba anlamış değilim.
SANKİ VİRÜSÜN GEN HARİTASINI ÇIKARMIŞLAR
Sahilde dolaşırken bulaşan, AVM'de dolaşırken bulaşmayan, piknik yerlerinde bulaşan, berberlerde bulaşmayan, hafta sonu bulaşan, hafta içi bulaşmayan, mecliste bulaşan, fabrikalarda bulaşmayan Bazı şehirlerde bulaşan, bazı şehirlerde bulaşmayan çok enteresan bir virüs bu! Sanki gen haritası çıkarılmış gibi tedbirler gevşetiliyor. Günde 80-90 kişi hayatını kaybederken bu sayının 50’li rakamlara inmesi, vaka sayısında azalmanın olması, bence tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor. Peki ikinci bir dalga ortaya çıkarsa ne olacak? 11 Mayıs pazartesi gününden itibaren AVM’ler ile birlikte kuaförler de açıldı. Şimdi virüs taşıyan biri, berber ya da kuaföre gidecek, ne kadar tedbir alınsa da mutlaka birilerine bulaştıracak. Oradan çıkıp alışveriş merkezine gidecek orada da birilerine bulaştırdıktan sonra, o bulaştırdıkları kişiler de başkalarına bulaştıracak. Bu iş zincirleme gidecek. Mayıs sonuna kadar bekleyemediler. Tabi kasa boş olunca vatandaşlar işsiz kalınca onlara bakmak zorlaştı. Yılardır 3 milyon Suriyeliye bakılıyor ama sıra Türk vatandaşına gelince nedense para bitiyor. Oysa sosyal devletiz. Her İŞKUR önünde yüzlerce kişi iş başvurusunda bulunmak için uzun kuyruklar oluşturuyor. Günlük çalışanlar evlerine ekmek alamaz duruma geldi.
YAŞLILARIN HAFTA SONU MUTLULUĞU
Geçtiğimiz Pazar günü, yaklaşık iki aydır sokağa çıkamayan 65 yaş üzeri vatandaşlar dört saatliğine yasak kalkınca kendilerini, cadde, sokak, çarşı ve evlerine en yakın mesafedeki boş alanlara atarak temiz havanın tadını çıkardılar. O insanların mutluluğu görülmeye değerdi. 13 Mayıs Çarşamba günü ise 0-14 yaş arası çocuklar için dört saatliğine yasak kalktı. Saat 11’den sonra çarşıda büyük bir hareketlilik yaşanmaya başladı. Yalnız sokağa çıkmayacak durumda olan çocuklar haliyle aileleriyle dışarı çıkınca, ne sosyal mesafe kaldı ne de önlem. Dip dibe, iç içe, kucak kucağa işyerleri dolup taştı. Tabi ki de bu çok endişe verici bir durum. 15-20 yaş arası gençler için ise, cumartesi günü 4 saat sokaklar serbest olacak. Bakalım neler yaşayacağız hep birlikte göreceğiz. KISA SÜREDE NE DEĞİŞTİ
Geçtiğimiz pazartesi günü Çanakkale İl Genel Meclisi olağan üstü toplanarak RES projesini oyladı. Bilindiği gibi uzun yıllar sonra İl Genel Meclisinde çoğunluk CHP'de. Cumhuriyet Halk Partili meclis üyeleri SAROS RES projesi 3 kez meclise gelmiş ve her seferinde kabul edilmemişti. Pazartesi günü ne oldu da 6 CHP'li meclis üyesi bu projeye 'evet' dedi. Çanakkale kamuoyunda kafa karıştıran söylentiler dolaşmaya başladı. Bu günlerde İl Genel Meclisi başkanının bir açıklama yapması bekleniyor.
İşin en ilginç yanı ise meclisten daha izin çıkmadan firmanın RES projesi kapsamında tribünlerin kurulacağı yerde çalışmalara başlaması. Şikayet üzerine ise çalışmalae durdurulmuş. Bu da şu anlama geliyor, il genel meclisi yasal olmayan kaçak çalışmayı aldığı kararla yasal hale getirmiş oluyor. Bir grup CHP meclis üyesi yargıya gitmeyi düşünüyor. Yargıya gitse bile karar çıktığında RES projesinin çoğu gerçekleşmiş olacak.
ÇED raporuna göre RES projesi Kazdağları içinde kalıyor. Tabiki de enerji önemli ama sağlıklı bir doğada yaşayamadıktan, ekolojik dengenşn bozulmadından sonra enerjinin pek de önemi kalmıyor.
Kısacası Kazdağları'na her yönden saldırı ve yağması devam ediyor. Çanakkale Türkiye'nin en yaşanılabilir illerinden birisi. Ama böyle giderse 15 yıl sonra bu kentte sağlıklı yaşayabilmek zor olacak gibi görünüyor. Daha onlarca termik santral kurulacağı söyleniyor. Altın madeni arama çalışmaları şimdilik durmuş gibi görünse de, ben şirketin sahadan çekilip gideceğine inanmıyorum. Pusuya yatmış bekliyorlar. İleri de neler olacak hep birlikte göreceğiz.
