Akaryakıta, alkole, temel gıda ürünlerine gelen zamlar hiç kimsenin umurunda değil. Vatandaş artık hesap yapamaz ve işin içinden çıkamaz duruma geldi. Birçok kişi ürünlerin zamlı etiketlerini görünce delirecek gibi oluyor. Bütün gün sıcakta çalışıp akşam olunca şöyle sahile deniz kenarına inip iki bira içmenin bedeli elli liradan başlıyor. Hafta sonları oraya buraya gitmek hayal oldu gibi bir şey. Birçok vatandaş artık etiket fiyatlarına bakmadan, tane ya da gram ile alışveriş yapıyor. Etiketi görünce çıldıracak gibi oluyor herkes, saatlik değişen etiketler var. Sevgili olan ve evlenmeyi düşünen gençler sürekli evlilik tarihlerini erteler duruma geldi. İki 2+1 kiralık ev fiyatları bile dört bin liradan başlıyor. Ev sahibi olmaksa başka yüzyıllara kaldı. Öyle her hafta sonu çoluk-çocuk toplanarak ailecek piknik alanlarında mangal yapmak, dijital ortamdaki fotoğraflarda kaldı. Artık hafta içi ve hafta sonları öyle otomobil ile müzik dinleyerek tur atmak bile lüks oldu.
Bir başka yönden bakacak olursak parası olan da az değil. Çanakkale ve ilçelerinde ev, arsa ve arazi fiyatları dudak uçuklatıyor olsa da bazı emlakçılar satılık gayrimenkul bulmakta zorlandıklarını belirtiyor. Alıcılar nerde nasıl paralar kazanıyorlarsa artık. Dar gelirli orta sınıf falan kalmadı, zengin ve yoksul var artık. Gelir dağılımı arasındaki pergel her geçen gün biraz daha açılıyor. İnsanlar kafalarına huni takıp ortalıkta dolaşmaya başlayınca çok açılan pergel kırılmış demektir.
ZAM… ZAM… ZAM…
Bu yazıyı hazırladığım iki gün içinde benzine ve motorine 3 lira ile 4 lira arasında zam geldi. Sokaklar yakında bomboş kalacak. İnsanlar artık toplu taşıma, bisiklet, motosiklet ve martı kullanmaya başladı. Birçok kişi ise işine ve evine yürüyerek gidip geliyor. Gıda ürünlerine gelen zamları takip etmek ise nerdeyse imkansız. Yakında, ya avuç avuç antidepresan hapları içmeye başlayacağız ya da delirip akıl hastanesine yatacağız. Ama ben hala bu günlerimizin iyi günler olduğu kanısındayım. Önümüzdeki sonbahar ve kış ayları daha da sıkıntılı geçecek. Sokaklarda, kıraathanelerde toplantılarda, birkaç kişinin bir araya geldiği her yerde sadece hayat pahalılığı ve enflasyon konuşuluyor. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin fırıncıların uygun fiyatlı un almasını sağladığı Un Destek Projesinde sona gelinmesi, ekmek fiyatları üzerinde yeni bir baskı yaratıyor. Fırıncıların görüşüne göre Un Destek Projesinin bitmesi halinde yıl sonuna doğru ekmek fiyatlarının 5-6 liraya kadar çıkacak. Dar gelirli vatandaşların bundan ne kadar çok etkileneceği aşikar. Haziran ayının başında elektrik ve doğalgaza yapılan son zamlar, zaten kabarık olan faturaları daha da şişirecek. Haziran ayının başında elektrik ve doğal gaza yine zam geldi. Elektrikte mesken abonelerinin tarifesine yüzde 15, sanayi ve ticarethane abonelerinin tarifesine yüzde 25 zam yapıldı. Son altı ayda vatandaşın enerji tüketimine yüzde yüz, sanayicinin enerji tüketimine ise yüzde iki yüz zam yapılmış oldu. Son yapılan zamla birlikte dört kişilik bir ailenin aylık ortalama elektrik faturası 350 lira civarına çıktığı düşünülüyor.
Vatandaşlara hallerine şükretmesini tavsiye edenlerin nasıl bir hayat sürdüğünü hemen hemen her gün haberlerde okuyoruz. Siyasi konulara hiç girmeyeceğim. Televizyon ekranlarından siyasilerin seviyesiz sözleri, atışmaları ve tartışmaları devam ediyor. Bu böyle gitmez demeyin. Maalesef uzun bir süre daha bu durum devam edecek. Yaraların sarılması, ekonominin düzelmesi öyle hemen kısa zamanda olacak bir iş değil. Bu ülkede, kadınlar, çocuklar, babalar, emekliler, emekçiler, gençler, mutsuz… mutsuz… mutsuz… geleceksiz…
YAZARLAR
Yayınlanma: 03 Haziran 2022 - 10:23
Oynatmaya az kaldı!..
Akaryakıta, alkole, temel gıda ürünlerine gelen zamlar hiç kimsenin umurunda değil
YAZARLAR
03 Haziran 2022 - 10:23
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir