CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek yaptığı basın toplantısında yapılması planlanan çoklu baro sistemini eleştirerek, “Avukatların hiçbir zaman köleleri de olmadı, efendileri de. Astı da olmadı, üstü de. Ve her zaman vurguladığımız gibi avukatlar, savunma biat etmez. Bugün saray kendisine biat edecek barolar oluşturmak istiyor. Bugün saray avukatlar kendisine biat etsin istiyor” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek dün düzenlediği basın toplantısında yapılması planlanan çoklu baro sistemi ile ilgili sert eleştirilerde bulundu. Erkek açıklamasında şu ifadeleri kullandı, “2010 referandumunda hepimizin bildiği gibi güzel maddelerle süslenen bir anayasa değişikliğiyle yargı FETÖ’ye teslim edilmişti ve FETÖ yargıyı özellikle yargının savcı ve yargıç ayağını, yani sav ve karar ayağını teslim aldıktan sonra 2012-2013 yıllarında bu kez yargının kurucu unsuru olan savunma ayağını teslim almak için çoklu baro projesini getirmişti. Bugün maalesef o tarihlerde geçirilemeyen, başarılamayan proje Saray iktidarı tarafından hayata geçirilmek isteniyor. Barolar kamu kurumu niteliğinde meslek örgütleridir. Barolar kamu hukuku tüzel kişisidir. Ancak baroları diğer meslek örgütlerinden ayıran çok önemli bir özellik vardır. Diğer büyük meslek örgütleri için, meslek odaları için demokrasi, kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü, insan hakları gibi kavramları ve ilkeleri bir sorumluluktur, duyarlılıktır. Ancak bu barolar için yasal bir mecburiyettir. Çünkü avukatlık kanununun 76. ve 95. maddeleri barolara hukukun üstünlüğünü, insan haklarını, demokrasiyi savunmak ve korumak mecburiyetini yüklüyor. Yani baroları diğer meslek örgütlerinden ayıran bu önemli özellik gözden kaçmamalı. Bir mecburiyeti var baroların. Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak siyaset üstü olarak”
BU TEMSİLDE NASIL BİR ADALETTİR NASIL BİR DEMOKRASİDİR
Erkek açıklamasının devamında, “Şimdi teklif ne getiriyor? Bu teklifin önemli iki ayağından biri, özellikle büyükşehirlerde yani 5 binden fazla avukat olan büyükşehirlerde baroları bölmek. Bizde diyoruz ki, avukatlar ve muhalefet olarak baroları bölmeyin, baroları zayıflatmayın, parçalamayın. Bir de ne getiriyor? Türkiye Barolar Birliği seçimine yönelik delege sisteminde değişiklikler getiriyor. Diyor ki bu teklif ben her baroya Baro Başkanı artı üç delege vereceğim. Yani her baro 4 delegeyle temsil edilecek. Onun dışında her 5 bin avukat içinde bir delege var. Bu ne demek biliyor musunuz değerli? Örneğin 50 avukatın olduğu bir ilde 50 üyesi olan bir baro, küçük bir ilimizin barosu Ankara’da Türkiye Barolar Birliği seçiminde 4 delegeyle temsil edilecek. 4 bin 900 avukatın olduğu, yani 4 bin 900 üyesi olan bir baroda 4 delegeyle temsil edilecek. Bu nasıl bir temsilde adalettir, nasıl bir demokrasidir?” dedi. TÜRKİYE’NİN ÖNCELİĞİ BU MU?
‘Türkiye’nin önceliği bu mu?’ diye soran Erkek, “Türkiye’nin önceliği baroların seçimleri mi? Siz önce hukuk devletini tesis edin, önce Hâkimler Savcılar Kurulunun yapısını değiştirin. Çünkü bugün yargı hepimiz biliyoruz ki Hâkimler Savcılar Kurulu aracılığıyla ele geçiriliyor. Hukukun üstünlüğü endeksinde, ifade özgürlüğünde, basın özgürlüğünde bugün Uganda’nın bile gerisine düşmüşsek asıl çözmemiz gereken sorunlar bunlar. Baroları meslek örgütlerini dizayn etmek değil. Bu kötülüğü barolara, avukatlara yaptıklarını sananlar yanılıyorlar. Bu kötülüğü vatandaşlara yapıyorlar. Vatandaşların hak ve özgürlükleri artık eskisi kadar güçlü olmaz bu teklif geçerse. Ama kimse şunu asla unutmasın tarihte de öyle oldu: Avukatların hiçbir zaman köleleri de olmadı, efendileri de. Astı da olmadı, üstü de. Ve her zaman vurguladığımız gibi avukatlar, savunma biat etmez. Bugün saray kendisine biat edecek barolar oluşturmak istiyor. Bugün saray avukatlar kendisine biat etsin istiyor. Ama savunma asla biat etmeyecek. Bizde CHP olarak hak, hukuk, adalet mücadelesini bu memlekette en güçlü veren ana muhalefet olarak meslektaşlarımızın, baroların yanında kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Erkek açıklamasının devamında, “Şimdi teklif ne getiriyor? Bu teklifin önemli iki ayağından biri, özellikle büyükşehirlerde yani 5 binden fazla avukat olan büyükşehirlerde baroları bölmek. Bizde diyoruz ki, avukatlar ve muhalefet olarak baroları bölmeyin, baroları zayıflatmayın, parçalamayın. Bir de ne getiriyor? Türkiye Barolar Birliği seçimine yönelik delege sisteminde değişiklikler getiriyor. Diyor ki bu teklif ben her baroya Baro Başkanı artı üç delege vereceğim. Yani her baro 4 delegeyle temsil edilecek. Onun dışında her 5 bin avukat içinde bir delege var. Bu ne demek biliyor musunuz değerli? Örneğin 50 avukatın olduğu bir ilde 50 üyesi olan bir baro, küçük bir ilimizin barosu Ankara’da Türkiye Barolar Birliği seçiminde 4 delegeyle temsil edilecek. 4 bin 900 avukatın olduğu, yani 4 bin 900 üyesi olan bir baroda 4 delegeyle temsil edilecek. Bu nasıl bir temsilde adalettir, nasıl bir demokrasidir?” dedi. TÜRKİYE’NİN ÖNCELİĞİ BU MU?
‘Türkiye’nin önceliği bu mu?’ diye soran Erkek, “Türkiye’nin önceliği baroların seçimleri mi? Siz önce hukuk devletini tesis edin, önce Hâkimler Savcılar Kurulunun yapısını değiştirin. Çünkü bugün yargı hepimiz biliyoruz ki Hâkimler Savcılar Kurulu aracılığıyla ele geçiriliyor. Hukukun üstünlüğü endeksinde, ifade özgürlüğünde, basın özgürlüğünde bugün Uganda’nın bile gerisine düşmüşsek asıl çözmemiz gereken sorunlar bunlar. Baroları meslek örgütlerini dizayn etmek değil. Bu kötülüğü barolara, avukatlara yaptıklarını sananlar yanılıyorlar. Bu kötülüğü vatandaşlara yapıyorlar. Vatandaşların hak ve özgürlükleri artık eskisi kadar güçlü olmaz bu teklif geçerse. Ama kimse şunu asla unutmasın tarihte de öyle oldu: Avukatların hiçbir zaman köleleri de olmadı, efendileri de. Astı da olmadı, üstü de. Ve her zaman vurguladığımız gibi avukatlar, savunma biat etmez. Bugün saray kendisine biat edecek barolar oluşturmak istiyor. Bugün saray avukatlar kendisine biat etsin istiyor. Ama savunma asla biat etmeyecek. Bizde CHP olarak hak, hukuk, adalet mücadelesini bu memlekette en güçlü veren ana muhalefet olarak meslektaşlarımızın, baroların yanında kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.