Tevfikiye Arkeo-Köy, Troya hazinelerinin izini süren önemli bir tarihsel süreci hatırlattı. Alman arkeolog Heinrich Schliemann’ın 1875 yılında Troya'da gerçekleştirdiği kazılarda bulduğu ve Troya Kralı Priamos’a atfettiği hazine, uzun ve çalkantılı bir yolculuğa çıktı.
Kazılar sonrasında Osmanlı Devleti ile Atina'da görülen mahkeme süreci sonucunda, eserler tazminat karşılığında Schliemann’a bırakıldı. Hazine önce Londra'da, ardından Berlin'de sergilendi. İkinci Dünya Savaşı sırasında ise Rus askerler tarafından Moskova’ya götürüldü ve 1995 yılından bu yana Puşkin Müzesi'nde sergilenmeye devam ediyor.
Başlangıçta Schliemann, bulduğu eserlerin Kral Priamos’a ait olduğuna inansa da, daha sonraki dönemlerde asistanı Wilhelm Dörpfeld’in yaptığı çalışmalar, hazinenin Troya II dönemine —yani çok daha eski bir döneme— ait olduğunu ortaya koydu.
Bu süreç, hem Troya’nın tarihi hem de arkeoloji dünyası açısından "yitik miras" kavramını derinlemesine düşündürüyor.
HABER MERKEZİ- HABERİN DEVAMI
- 1