“Resim algısı çok basit”
ÇOMÜ Resim bölümü mezunu,İllüstratör, Graffiti Sanatçısı Kutay Oza ile Türkiye’de sanatçı olmak üzerine konuştuk. Graffiti sanatı ve sanat eğitimi hakkında kişisel deneyimlerini paylaşan Kutay Oza genç sanatçı adaylarına tavsiyelerde bulundu. Oza yaptığı açıklamada “Türkiye’de resim algısı çok basit” dedi.
Sizi tanıyarak başlayalım…
KEŞFEDİLDİM DİYEBİLİRİM
Ben Kutay 23 yaşındayım. Aslen İzmirliyim ÇOMÜ’de Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünde 4. Sınıf lisans öğrencisiyim. Ortalama 9 -10 yıldır resimle uğraşıyorum. İlkokulda başladı benim resme olan ilgim. Öğretmenimin beni keşfetmesiyle tam anlamıyla yönlendim diyebilirim. Yeteneğimi keşfettiğim bir durum olmadı ancak keşfedildim diyebilirim. 8. Sınıfta Sbs deneme sınavında sınav kağıdının üstüne resim çiziyordum ve bu açık sayılacak müstehcen bir resim olduğu için disipline gittim. Şube öğretmenler kurulunda bir hocam bu çocuğu değerlendirelim dedi ve ailemi okula çağırıp bir kaç kurs önermişti, böylece resim serüvenim başladı.
TÜRKİYE’DE RESİM ALGISI ÇOK BASİT
Resim Sanatı ve Türkiye’de resim sanatıyla uğraşmak üzerine konuşalım isterseniz…
Türkiye’de resim algısı maalesef çok basit kalıyor. Resimle uğraşan birini gördüğünde toplum ‘’işsiz mi kalacaksın’’ diyerek bütün ilgiyi ve motivasyonu bitiriyor aslında. Resimle uğraştığım duyan pek çok kişi beni vazgeçirmeye çalıştı veya normal bir mesleğe yönelmemi önerdi. Günümüzde sanat anlayışı bambaşka bu yüzden resim sanatı için beylik laflar edemem ancak günümüz şartlarında Nft’lerin ortaya çıkmasıyla resim daha çok kaydedilen bir nesneye dönüşüyor. Teknolojinin sanatla iç içe girmesi sanat anlayışını da değiştiriyor insanların algısında.
‘’TÜRKİYE’DE YAŞAMANIN HİÇBİR ARTISI YOK BENİM İÇİN’’
Türkiye’de resim sanatından bahsedeceksek eğer; pek çok sanatçının yetiştiğini ve ünlendiğini söyleyebiliriz fakat sanatçıların yetişmesi demek o coğrafyada sanatın karşılık bulduğu ve değer gördüğü anlamına gelmiyor. Türkiye’de yaşamanın hiçbir artısı yok benim için, her geçen gün daha çok zorlanıyorum. Graffiti yaparken aldığım boyanın fiyatının artmasından tutun da eserlerimi sergileyecek alan bulmanın daralması, maddiyatın üretimi birebir etkilediğini fark ediyorum.
‘’RESİM OKUMAK İSTEYENLERE ÖNERİM RESSAM OLMAK İÇİN ÜNİVERSİTE OKUMAK ŞART DEĞİL’’
Resim Bölümü dışarıdan çok havalı gözüken bir alan olabilir, günümüz şartlarında ben sanat icra etmek için ve özellikle resimden bahsedeceksek eğitim almanın zorunlu olduğuna inanmıyorum. Usta çırak ilişkisiyle gelişen bir sistem var çünkü. Okulun avantajı sanat çevresi edinmek, atölye imkanları, yeni insanlar tanımak ve faydalı arkadaşlıklar kurmak ama bunları farklı etkinlikler aracılığıyla da edinebilirsiniz. Resim okumak isteyenler varsa eğer önerim kendilerini geliştirmenin yöntemlerini keşfetmeleri. Okuldan her şeyi beklemek doğru değil ama beklediğinizi bulamazsanız da üzülmeyin. Portfolyonuzu geliştirin, sıkı çalışın ve sanattan uzaklaşmayın.
Sizi tanıyarak başlayalım…
KEŞFEDİLDİM DİYEBİLİRİM
Ben Kutay 23 yaşındayım. Aslen İzmirliyim ÇOMÜ’de Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünde 4. Sınıf lisans öğrencisiyim. Ortalama 9 -10 yıldır resimle uğraşıyorum. İlkokulda başladı benim resme olan ilgim. Öğretmenimin beni keşfetmesiyle tam anlamıyla yönlendim diyebilirim. Yeteneğimi keşfettiğim bir durum olmadı ancak keşfedildim diyebilirim. 8. Sınıfta Sbs deneme sınavında sınav kağıdının üstüne resim çiziyordum ve bu açık sayılacak müstehcen bir resim olduğu için disipline gittim. Şube öğretmenler kurulunda bir hocam bu çocuğu değerlendirelim dedi ve ailemi okula çağırıp bir kaç kurs önermişti, böylece resim serüvenim başladı.
TÜRKİYE’DE RESİM ALGISI ÇOK BASİTResim Sanatı ve Türkiye’de resim sanatıyla uğraşmak üzerine konuşalım isterseniz…
Türkiye’de resim algısı maalesef çok basit kalıyor. Resimle uğraşan birini gördüğünde toplum ‘’işsiz mi kalacaksın’’ diyerek bütün ilgiyi ve motivasyonu bitiriyor aslında. Resimle uğraştığım duyan pek çok kişi beni vazgeçirmeye çalıştı veya normal bir mesleğe yönelmemi önerdi. Günümüzde sanat anlayışı bambaşka bu yüzden resim sanatı için beylik laflar edemem ancak günümüz şartlarında Nft’lerin ortaya çıkmasıyla resim daha çok kaydedilen bir nesneye dönüşüyor. Teknolojinin sanatla iç içe girmesi sanat anlayışını da değiştiriyor insanların algısında.
‘’TÜRKİYE’DE YAŞAMANIN HİÇBİR ARTISI YOK BENİM İÇİN’’
Türkiye’de resim sanatından bahsedeceksek eğer; pek çok sanatçının yetiştiğini ve ünlendiğini söyleyebiliriz fakat sanatçıların yetişmesi demek o coğrafyada sanatın karşılık bulduğu ve değer gördüğü anlamına gelmiyor. Türkiye’de yaşamanın hiçbir artısı yok benim için, her geçen gün daha çok zorlanıyorum. Graffiti yaparken aldığım boyanın fiyatının artmasından tutun da eserlerimi sergileyecek alan bulmanın daralması, maddiyatın üretimi birebir etkilediğini fark ediyorum.
‘’RESİM OKUMAK İSTEYENLERE ÖNERİM RESSAM OLMAK İÇİN ÜNİVERSİTE OKUMAK ŞART DEĞİL’’Resim Bölümü dışarıdan çok havalı gözüken bir alan olabilir, günümüz şartlarında ben sanat icra etmek için ve özellikle resimden bahsedeceksek eğitim almanın zorunlu olduğuna inanmıyorum. Usta çırak ilişkisiyle gelişen bir sistem var çünkü. Okulun avantajı sanat çevresi edinmek, atölye imkanları, yeni insanlar tanımak ve faydalı arkadaşlıklar kurmak ama bunları farklı etkinlikler aracılığıyla da edinebilirsiniz. Resim okumak isteyenler varsa eğer önerim kendilerini geliştirmenin yöntemlerini keşfetmeleri. Okuldan her şeyi beklemek doğru değil ama beklediğinizi bulamazsanız da üzülmeyin. Portfolyonuzu geliştirin, sıkı çalışın ve sanattan uzaklaşmayın.
