CHP İl Başkanlığı, Ülgür Gökhan’ın alkol yasağına imza atmasıyla başlayan tartışmalar üzerine bir açıklama yaptı. Açıklamada, yaşanan sürecin gündemi meşgul etme çabası olduğu ifade edilerek, “Bu ucuz, basit, kirli ve tehlikeli bir siyaset oyunudur” dendi.
CHP İl Başkanlığı, Ülgür Gökhan’ın alkol yasağına imza atmasıyla başlayan tartışmalar üzerine bir açıklama yaptı. Açıklamada şöyle dendi: “Bu yapılanlar, “Esnafın, işsiz vatandaşın hali ne olacak, nasıl geçinecek bu insanlar?” sorusu sorulmasın, tartışılmasın diye gündemi getirip içkiyle meşgul etme çabasıdır. Ucuz, basit, kirli ve tehlikeli bir siyaset oyunudur. Böyle bir oyun, ancak toplumdan bu kadar kopmuş, ülkesini tanımayan bir anlayıştan gelir. ‘Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ diye bir söz vardır. Siz istediğiniz kadar insan hakları beyannamesi açıklayın; hak ve özgürlük anlayışınız aldığınız kararlarla kendini belli ediyor. Sizin yüzünüzden ülkemiz dünyada her geçen gün yalnızlaşıyor. Bunun sıkıntısını da ülkece tüm vatandaşlarımız çekiyor.”
“Beceriksiz iktidarın, basiretsiz yöneticilerine sesleniyoruz: İşinize bakın! Sizin göreviniz; 17 günlük kapanmada çalışamayan insanlar nasıl geçinecek diye kafa yorup onun için tedbir almak! Yandaş şirketlere milyarlarca dolar aktarılırken; esnaf için, gündelik çalışan vatandaşlarımız için ne tedbir aldınız? Evine ekmek götüremeyecek duruma düşürdüğünüz vatandaşlarımıza destek olmayıp, ipe sapa gelmez kararları tedbir aldık diye açıklamaya hiç mi utanmıyorsunuz? Bakın bir örnek verelim: Yandaşlarınıza para akıtmak için geleceğimizi satarak, torunlarımızın rızkını ipotek altına alarak geçiş garantisi verdiğiniz Avrasya Tüneli, Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden 17 günlük kapanma döneminde hiçbir araç geçemeyecek. Bunun bedeli, bu vatandaşın cebinden çıkacak. Çanakkale’de dükkanını kapattığınız, nasıl geçinecek diye sormadığınız berber, kırtasiye, tekel büfesi esnafı bir de vergileriyle geçmediği yolların parasını ödeyecek. 17 günlük tam kapanmada geçilmeyen yollar için yandaş şirketlere devletin ödeyeceği toplam para yaklaşık 300 milyon lira! 300 milyon lira ne demek biliyor musunuz? 17 günlük tam kapanmada 300 bin aileye 1000 TL geçim desteği sağlamak demek. Siz bunu yapmıyorsunuz, 300 bin ailenin sofrasından ekmeğini alıp, yandaş şirketlerinize veriyorsunuz. Bu milletin parasını kendi yandaşlarınızın servetine servet katmak için harcıyorsunuz. Esnaf zorda kalmış, intihar etmiş; bir aile akşam sofraya koyacak yemek bulamamış, sizin hiç umurunuzda değil! Halkın sorunlarına duyarsız kalan, özgürlük alanlarını kısıtlayan siyaset ve yönetim anlayışınıza yazıklar olsun!”
“Beceriksiz iktidarın, basiretsiz yöneticilerine sesleniyoruz: İşinize bakın! Sizin göreviniz; 17 günlük kapanmada çalışamayan insanlar nasıl geçinecek diye kafa yorup onun için tedbir almak! Yandaş şirketlere milyarlarca dolar aktarılırken; esnaf için, gündelik çalışan vatandaşlarımız için ne tedbir aldınız? Evine ekmek götüremeyecek duruma düşürdüğünüz vatandaşlarımıza destek olmayıp, ipe sapa gelmez kararları tedbir aldık diye açıklamaya hiç mi utanmıyorsunuz? Bakın bir örnek verelim: Yandaşlarınıza para akıtmak için geleceğimizi satarak, torunlarımızın rızkını ipotek altına alarak geçiş garantisi verdiğiniz Avrasya Tüneli, Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden 17 günlük kapanma döneminde hiçbir araç geçemeyecek. Bunun bedeli, bu vatandaşın cebinden çıkacak. Çanakkale’de dükkanını kapattığınız, nasıl geçinecek diye sormadığınız berber, kırtasiye, tekel büfesi esnafı bir de vergileriyle geçmediği yolların parasını ödeyecek. 17 günlük tam kapanmada geçilmeyen yollar için yandaş şirketlere devletin ödeyeceği toplam para yaklaşık 300 milyon lira! 300 milyon lira ne demek biliyor musunuz? 17 günlük tam kapanmada 300 bin aileye 1000 TL geçim desteği sağlamak demek. Siz bunu yapmıyorsunuz, 300 bin ailenin sofrasından ekmeğini alıp, yandaş şirketlerinize veriyorsunuz. Bu milletin parasını kendi yandaşlarınızın servetine servet katmak için harcıyorsunuz. Esnaf zorda kalmış, intihar etmiş; bir aile akşam sofraya koyacak yemek bulamamış, sizin hiç umurunuzda değil! Halkın sorunlarına duyarsız kalan, özgürlük alanlarını kısıtlayan siyaset ve yönetim anlayışınıza yazıklar olsun!”