Biga Demir Enerji Türkiye’de sayılı İple Erişim Uzmanlığı hizmeti veren firmalardan biri. Çanakkale’de bulunan firmanın sahibi Zülfikar Hasdemir, dağcılığın sektör adının iple erişim olduğunu belirterek, “Ulaşılamayan yerlere iple erişim tekniği ile ulaşıyoruz” dedi. Halk arasında da endüstriyel dağcılık olarak da bilinen İple Erişim Uzmanlığı; büyük tesisler, fabrikalar, köprüler kısacası yüksekte çalışmayı gerektiren her yere hizmet verebiliyor.
Biga Demir Enerjinin sahibi Zülfikar Hasdemir, Türkiye’de iple erişim işini yapan sayılı kişilerden biri. Yerden yüzlerce metre yükseklikte çalışan iple erişim uzmanlarının iş alanları ile ilgili bilgi veren Hasdemir, firma olarak 1915 Çanakkale Köprüsündeki pek çok çalışmalara da katıldıklarını belirtti. “Ulaşılamayan yerlere ulaşıyoruz” diyerek mesleklerinin özetini açıklayan Zülfikar Hasdemir ile Türkiye’de popülaritesi her geçen gün artan İple Erişim Uzmanlığı üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
İple Erişim Uzmanı olmak için ne yapmak gerekiyor?
İple erişim camiası İngiltere ve Kanada merkezlidir. Buradaki eğitimi geçtikten sonra, buradan almış olduğunuz belge ile iple erişim uzmanı oluyorsunuz. Dağcılar freelance çalışırlar. Belirli projelerde yer alırlar. Bizim gibi firmalar Türkiye’de çok yaygın değil. Son 10 yılda birkaç tane büyük iş anlamında yapabilecek firmalar var. Onlardan bir tanesi de biziz. Çalışma alanlarınızdan bahseder misiniz?
Sektörde 2010 senesinden beri varız, Çanakkale’de ise 2016 senesinden beri... Çanakkale’de Araştırma Hastanesinin camlarını sildik, Spor Bakanlığının Eceabat’taki ahşaplarının bakımlarını yaptık. Yüksek binalar, köprüler, yüksek endüstriyel tesisler,viyadükler var çalışma alanlarmız. Yamaç örtüleme de yapıyoruz. Ulaşılmayan yerlere biz iple erişim tekniği ile ulaşıyoruz. İşin riskler nelerdir peki?
Baktığınızda yüksekte çalışmak insanlara biraz güvensiz geliyor. Şu ana kadar iple çalışıp da Türkiye’de kaza geçirmiş yok. Güvenlik açısından çok güvenli bir iş, profesyonel bir ekip işi. Artı teknik anlamda da çok az insan olduğu için de kazanç olarak da iyi kazanırlar. Bir iple erişim uzmanı Türkiye’de ortalamanın üzerinde kazanır. Senede 6 ay çalışması yeterli olur. İşler ne kadar sıklıkta oluyor?
Bizim anlaştığımız belirli projeler oluyor. Yıllık bakım anlaşmalarımız oluyor. Onlarla çalışıyoruz. 12 ay çalışmak da yorucu olur. Geri kalan kısmında da ufak tefek işler gelirse yaparız. ÇANAKKALE KÖPRÜSÜNDE DE İŞLER YAPTIK
Kaç kişi çalışıyorsunuz? Sayı değişebiliyor. Büyük projelerde 50 kişi de çalışabiliyorsunuz, 3 kişi de çalışabiliyorsunuz. Bizim bünyemizde 25 kişi sürekli çalışan olarak bulunuyor. Sürekli iş yapabilmek de ayrı bir meziyet bu sektörde. Biz daha çok teknik dağcı olduğumuz için cam silme işinden ziyade çok tercihimiz değil. Biz daha çok teknik, kaynak işi yapıyoruz, boya yapıyoruz. İple geçen sene bir santralde argon kaynağı yaptık. Bunlar özel işler ve bunları yapabilecek teknik kadroya sahip olmak gerekiyor. Çanakkale de böyle bir ekibe ve firmaya sahip. 1915 Çanakkale Köprüsünde de işler yaptık. Köprünün de bir takım elektrikle ilgili çekilmesi gereken kablolarının çekilmesi ve montajlanmalarını yaptık. Biz Çanakkale’deki dağcılık ile uğraşmış gençleri de bünyemize katacağız. Bununla ilgili bir ekip de oluşturacağım. En azından Çanakkale’deki işler ilgili de geldiği zaman buradaki ekiple hem lojistik anlamda, hem daha çok müdahale etme anlamında, hem de buradaki bir çok kişiye iş kapısı açmış olacağız. Kazançları ortalama 20-40 bin TL arası oluyor. Seviyeye göre kazançları değişiyor. En alt seviye L1, orta seviye L2, en üst seviye L3 oluyor. ARAMA KURTARMA HİZMETLERİ DE VERİYORUZ
Aynı zamanda biz arama kurtarma hizmetleri de veriyoruz. Sadece bu hizmete iple erişimle şirketlere vermiyoruz. Mesela İzmir depremi olduğun bizde çalışan dağcılarımız vardı. Bunlar üniversite döneminde jeoloji mühendisliği okuyan ve mağaralarda bir takım keşifler yapan arkadaşlar vardı. Fiziksel uygunlukları da vardı. Orada toprak altında kalmış insanlara ulaşması için, bazen AFAD ile bazı ortaklaşa çözümler de yapıyorsunuz. Karadeniz’de sel taşkınları olmuştu. Bizim arama kurtarmadaki eğitimli arkadaşlarımızı gönderdik. Onlar mı size ulaşıyorlar?
Biz gönüllü gönderiyoruz. Ortalık yangın yeri olmuşken birisinin bizi aramasına gerek yok. Şirket olarak gerekli araç bakım, teknik donanımları veriyoruz. Bizim ekibimizdeki çoğu arkadaşımız da çevrecidir, doğa severdir ve o konuda kendileri de iyi bir noktada yetiştikleri için gerekli teknik ekipmanları sağladığımızda onlar da seve seve gidip gönüllü yardımı yapıyorlar. Tam donanımlı olmak gerekiyor
Tabii... Bizim iple erişim ile ilgili kemerlerimiz var. Bunlar uluslararası standartlarda yapılmış, bu noktada dünyanın en iyi markasını, en iyi ürünlerini oluşturan kemerler ve gerçekten pahalı ürünler. Bir dağcının bir ekipmana sahip olması nereden baksanız 40-50 bini buluyor. Riskleri neler acaba bu mesleğin? Kimler yapar? Kimler yapamaz?
Öncelikle bu mesleği yüksekten korkmayan herkes yapabilir. Daha önceden dağcılık kulüplerinde yer almış insanlar daha aktif yapabilirler. Birbirine benzerdir ikisi de. Önceden çok fazla bilinen bir sektör değildi. Şimdi yavaş yavaş popülerliği çok arttı. Kanallarda haber oldu falan... İnsanlara biraz da havalı geliyor, pilot gibi. Bizim iş uçak gibidir. Çok güvenlidir, ama hata yaparsan yaşamınla ödersin, çünkü kabul etmiyor. Badi sistemi vardır. Bir arkadaşın yanında olur. Güvenlik anlamında en üst seviye, riski sıfıra indirirsin, gerekli önlemleri alırsın. Sahada L3’teki arkadaşlarımız donanımlıdır ve o şekilde müdahil olurlar. Şimdiye kadar bilindik bir kazamız olmadı. Yakın çevreden de olmadı. Birkaç tane oldu. O da gerçekten çok basit hatalardan. Bir yapıya basarken, yapının dokusunu bilmediklerinden dolayı olmuştu. Bizim teknik dağcı en önemli özelliği bu. Betonu da iyi biliriz, alçıpanı da iyi biliriz, demiri de iyi biliriz. Bunları iyi bildiğimiz için bizimle çalışan iple erişim uzmanlarımıza da öğretiriz. Bu işte alt yapısı dağcılık olanlar bir adım önde diyebilir miyiz o zaman?
Aslında öyle bir şey yok. Dağcılık işini yapan insanlar iple çıkma ve kemer bağlamayı biliyorlar. Bu işi meslek edinmiş insanları daha çok seviyoruz. İnsanlar bu işte belirli dönemlerde, periyodik çalışıp, okul harçlığını, yaz tatillerini geçirirken, artık Türkiye’de meslek haline geldi. Sadece enerji sektöründe; santrallerde, rüzgar güllerinin bakım onarımlarında çalışılıyor. Çanakkale rüzgar bakımından zengin bir yer. Biz de onların bakım ve onarımlarını, kanat montajlarını, tamirlerini, deforme olmuş işlerini yapıyoruz. Lojistik olarak da Çanakkale’yi sevdiğim için, bir değer katmaya çalışıyoruz. İple erişim diyoruz. Nasıl bir iple çalışıyorsunuz?
Bunlar uluslararası insan taşıyabilen, 3 ton ağırlığı kaldırabilen, şoka dayanıklı, çok özel ipler. Belirli bir ısıya ve esnekliğe sahip. İpler de ayrı bir ekipman. Ekipmanın ne kadar iyiyse senin güvenliğin de o kadar iyi. Ekipman kontrolü hep yapıyoruz çünkü insan hayatı taşıyoruz. İpler yurt dışından gelir. Bunların dayanma ve esneme oranları olur. Süresi biten ipler geri dönüşüme aktarılır. Bizde bütün ürünlerin çoğu geri dönüşüme gider. Bu şekilde sektörde; çevreci, doğacı daha önce hobi olarak dağcılık yapmış sonra bu işi meslek edinmiş insanlarla ilerliyoruz. Farklı bir iş alanı. Uzaktan bakınca insanlara hoş geliyor. Biraz yüksekte çalışmak ayrı bir adrenalin. İlk zamanlarda insanlar korkuyor ama sonradan seviyorsunuz. Çanakkale’de artık Türkiye’nin bir noktasına gelip ilerlemek istiyoruz.
Teşekkür ederiz.
İple erişim camiası İngiltere ve Kanada merkezlidir. Buradaki eğitimi geçtikten sonra, buradan almış olduğunuz belge ile iple erişim uzmanı oluyorsunuz. Dağcılar freelance çalışırlar. Belirli projelerde yer alırlar. Bizim gibi firmalar Türkiye’de çok yaygın değil. Son 10 yılda birkaç tane büyük iş anlamında yapabilecek firmalar var. Onlardan bir tanesi de biziz. Çalışma alanlarınızdan bahseder misiniz?
Sektörde 2010 senesinden beri varız, Çanakkale’de ise 2016 senesinden beri... Çanakkale’de Araştırma Hastanesinin camlarını sildik, Spor Bakanlığının Eceabat’taki ahşaplarının bakımlarını yaptık. Yüksek binalar, köprüler, yüksek endüstriyel tesisler,viyadükler var çalışma alanlarmız. Yamaç örtüleme de yapıyoruz. Ulaşılmayan yerlere biz iple erişim tekniği ile ulaşıyoruz. İşin riskler nelerdir peki?
Baktığınızda yüksekte çalışmak insanlara biraz güvensiz geliyor. Şu ana kadar iple çalışıp da Türkiye’de kaza geçirmiş yok. Güvenlik açısından çok güvenli bir iş, profesyonel bir ekip işi. Artı teknik anlamda da çok az insan olduğu için de kazanç olarak da iyi kazanırlar. Bir iple erişim uzmanı Türkiye’de ortalamanın üzerinde kazanır. Senede 6 ay çalışması yeterli olur. İşler ne kadar sıklıkta oluyor?
Bizim anlaştığımız belirli projeler oluyor. Yıllık bakım anlaşmalarımız oluyor. Onlarla çalışıyoruz. 12 ay çalışmak da yorucu olur. Geri kalan kısmında da ufak tefek işler gelirse yaparız. ÇANAKKALE KÖPRÜSÜNDE DE İŞLER YAPTIK
Kaç kişi çalışıyorsunuz? Sayı değişebiliyor. Büyük projelerde 50 kişi de çalışabiliyorsunuz, 3 kişi de çalışabiliyorsunuz. Bizim bünyemizde 25 kişi sürekli çalışan olarak bulunuyor. Sürekli iş yapabilmek de ayrı bir meziyet bu sektörde. Biz daha çok teknik dağcı olduğumuz için cam silme işinden ziyade çok tercihimiz değil. Biz daha çok teknik, kaynak işi yapıyoruz, boya yapıyoruz. İple geçen sene bir santralde argon kaynağı yaptık. Bunlar özel işler ve bunları yapabilecek teknik kadroya sahip olmak gerekiyor. Çanakkale de böyle bir ekibe ve firmaya sahip. 1915 Çanakkale Köprüsünde de işler yaptık. Köprünün de bir takım elektrikle ilgili çekilmesi gereken kablolarının çekilmesi ve montajlanmalarını yaptık. Biz Çanakkale’deki dağcılık ile uğraşmış gençleri de bünyemize katacağız. Bununla ilgili bir ekip de oluşturacağım. En azından Çanakkale’deki işler ilgili de geldiği zaman buradaki ekiple hem lojistik anlamda, hem daha çok müdahale etme anlamında, hem de buradaki bir çok kişiye iş kapısı açmış olacağız. Kazançları ortalama 20-40 bin TL arası oluyor. Seviyeye göre kazançları değişiyor. En alt seviye L1, orta seviye L2, en üst seviye L3 oluyor. ARAMA KURTARMA HİZMETLERİ DE VERİYORUZ
Aynı zamanda biz arama kurtarma hizmetleri de veriyoruz. Sadece bu hizmete iple erişimle şirketlere vermiyoruz. Mesela İzmir depremi olduğun bizde çalışan dağcılarımız vardı. Bunlar üniversite döneminde jeoloji mühendisliği okuyan ve mağaralarda bir takım keşifler yapan arkadaşlar vardı. Fiziksel uygunlukları da vardı. Orada toprak altında kalmış insanlara ulaşması için, bazen AFAD ile bazı ortaklaşa çözümler de yapıyorsunuz. Karadeniz’de sel taşkınları olmuştu. Bizim arama kurtarmadaki eğitimli arkadaşlarımızı gönderdik. Onlar mı size ulaşıyorlar?
Biz gönüllü gönderiyoruz. Ortalık yangın yeri olmuşken birisinin bizi aramasına gerek yok. Şirket olarak gerekli araç bakım, teknik donanımları veriyoruz. Bizim ekibimizdeki çoğu arkadaşımız da çevrecidir, doğa severdir ve o konuda kendileri de iyi bir noktada yetiştikleri için gerekli teknik ekipmanları sağladığımızda onlar da seve seve gidip gönüllü yardımı yapıyorlar. Tam donanımlı olmak gerekiyor
Tabii... Bizim iple erişim ile ilgili kemerlerimiz var. Bunlar uluslararası standartlarda yapılmış, bu noktada dünyanın en iyi markasını, en iyi ürünlerini oluşturan kemerler ve gerçekten pahalı ürünler. Bir dağcının bir ekipmana sahip olması nereden baksanız 40-50 bini buluyor. Riskleri neler acaba bu mesleğin? Kimler yapar? Kimler yapamaz?
Öncelikle bu mesleği yüksekten korkmayan herkes yapabilir. Daha önceden dağcılık kulüplerinde yer almış insanlar daha aktif yapabilirler. Birbirine benzerdir ikisi de. Önceden çok fazla bilinen bir sektör değildi. Şimdi yavaş yavaş popülerliği çok arttı. Kanallarda haber oldu falan... İnsanlara biraz da havalı geliyor, pilot gibi. Bizim iş uçak gibidir. Çok güvenlidir, ama hata yaparsan yaşamınla ödersin, çünkü kabul etmiyor. Badi sistemi vardır. Bir arkadaşın yanında olur. Güvenlik anlamında en üst seviye, riski sıfıra indirirsin, gerekli önlemleri alırsın. Sahada L3’teki arkadaşlarımız donanımlıdır ve o şekilde müdahil olurlar. Şimdiye kadar bilindik bir kazamız olmadı. Yakın çevreden de olmadı. Birkaç tane oldu. O da gerçekten çok basit hatalardan. Bir yapıya basarken, yapının dokusunu bilmediklerinden dolayı olmuştu. Bizim teknik dağcı en önemli özelliği bu. Betonu da iyi biliriz, alçıpanı da iyi biliriz, demiri de iyi biliriz. Bunları iyi bildiğimiz için bizimle çalışan iple erişim uzmanlarımıza da öğretiriz. Bu işte alt yapısı dağcılık olanlar bir adım önde diyebilir miyiz o zaman?
Aslında öyle bir şey yok. Dağcılık işini yapan insanlar iple çıkma ve kemer bağlamayı biliyorlar. Bu işi meslek edinmiş insanları daha çok seviyoruz. İnsanlar bu işte belirli dönemlerde, periyodik çalışıp, okul harçlığını, yaz tatillerini geçirirken, artık Türkiye’de meslek haline geldi. Sadece enerji sektöründe; santrallerde, rüzgar güllerinin bakım onarımlarında çalışılıyor. Çanakkale rüzgar bakımından zengin bir yer. Biz de onların bakım ve onarımlarını, kanat montajlarını, tamirlerini, deforme olmuş işlerini yapıyoruz. Lojistik olarak da Çanakkale’yi sevdiğim için, bir değer katmaya çalışıyoruz. İple erişim diyoruz. Nasıl bir iple çalışıyorsunuz?
Bunlar uluslararası insan taşıyabilen, 3 ton ağırlığı kaldırabilen, şoka dayanıklı, çok özel ipler. Belirli bir ısıya ve esnekliğe sahip. İpler de ayrı bir ekipman. Ekipmanın ne kadar iyiyse senin güvenliğin de o kadar iyi. Ekipman kontrolü hep yapıyoruz çünkü insan hayatı taşıyoruz. İpler yurt dışından gelir. Bunların dayanma ve esneme oranları olur. Süresi biten ipler geri dönüşüme aktarılır. Bizde bütün ürünlerin çoğu geri dönüşüme gider. Bu şekilde sektörde; çevreci, doğacı daha önce hobi olarak dağcılık yapmış sonra bu işi meslek edinmiş insanlarla ilerliyoruz. Farklı bir iş alanı. Uzaktan bakınca insanlara hoş geliyor. Biraz yüksekte çalışmak ayrı bir adrenalin. İlk zamanlarda insanlar korkuyor ama sonradan seviyorsunuz. Çanakkale’de artık Türkiye’nin bir noktasına gelip ilerlemek istiyoruz.
Teşekkür ederiz.