Mesajında, 29 Ekim 1923’ten bu yana Cumhuriyetin bazı kazanımlarının kaybedildiğini, Türkiye’nin Mavi Vatan’daki egemenlik haklarından vazgeçildiğini ve Türk devlet yapısının bozulduğunu belirtti. Özdağ, bürokrasi kadrolarının tarikat ve cemaat mensuplarına teslim edildiğini vurgulayarak, Türkiye’ye 13 milyondan fazla sığınmacı ve kaçak girişi olduğunu ifade etti.
Özdağ, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’ndan “Türk” ifadesinin çıkarılmaya çalışıldığını ve Erdoğan rejiminin ülkeyi ağır tehditlerle karşı karşıya getirdiğini dile getirdi. Devletin yönetilemez bir hale geldiğini, milletin yoksullaştığını ve halkın gelirlerinin sığınmacı ve kaçaklara pay edildiğini aktaran Özdağ, Türk Milletinin etnik bölücülük tuzağına çekilmek istendiğini öne sürdü.
Hastanelerde bebeklerin ölmesi, gençlerin sığınmacılar tarafından saldırıya uğraması, taciz ve tecavüz olayları gibi sosyal sorunların arttığını belirten Özdağ, hükümetten bu sorunlara karşı herhangi bir adım göremediklerini vurguladı. Ayrıca, terörist başı Abdullah Öcalan’ın özgür kalması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşma hakkı talebi gibi konuların Türkiye Cumhuriyeti'ni yok oluşa sürüklemek için bir araya getirildiğini ifade etti.
Prof. Dr. Özdağ, 101 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda yürüyen Türk Milletinin, Cumhuriyeti canı pahasına koruma kararlılığında olduğunu belirterek, “Emanetini korumanın bedeli ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti'ni sonsuza kadar yaşatmakta kararlıyız” dedi.
Özdağ, Cumhuriyetimizin 101. yaş gününü kutlayarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Millî Mücadele şehitleri ile gazilerini saygı ve rahmetle andı. Mesajını “Yaşasın Cumhuriyet! Ne Mutlu Türk’üm Diyene!” ifadeleriyle sonlandırdı.
HABER MERKEZİ
HABER MERKEZİ