Bayram haftasını geride bıraktık, bir kısmımız için ilk iş günü, tatil yorgunluğunu üzerimizden atma telaşıyla geçecektir. Ömrümüz de yaşama telaşıyla geçip bitmiyor mu? O zaman bugünümüze kattığımız değer sadece nefes almakla mı kalacak? Gezip görmek, yemek içmek için ömrümüz yeter mi bilemeyeceğiz. Bir parçada olsa elimizde olan imkanlarımızı değerlendirmeye çalışmanın bedelide, bu kadar pahalı olmasa daha iyi olacak. Zaten vatandaş olarak yeteri kadar yıpratılıyoruz. Başka ülkelerin kültürlerini görmek istemek ya da farklı ülkelerin eğitimlerini alarak kendi değerini arttırmak isteyen gençlerin yoluna yurt dışı çıkışı için harç pulu bedeli almakta ağır bir bedel. Seyahat özgürlüğümüzün kısıtlanması anlamına da geliyor. Karşılığında alınan bir hizmette bulunmuyor. Vergilerin kullanımının da şeffaf olması gerekiyor. Vatandaşın parasının özgürlük kısıtlayıcı kanallar için kullanılması biraz haksızlık olmuyor mu?
Ekonominin bu hale gelmesi orta gelirli bir vatandaş olarak benim suçum değil. Benim cebime girenden çok çıkan oluyor. Hayat kalitemiz ve ruh sağlığımız geleceğe olan umudumuz elimizden alınıyor. Ama nedense, fahiş vergiler ile ben bedel ödüyorum. Üstelik, bu ekonominin kalkınması için uygulanan politika vergi üstüne vergi mi? Başımızdaki insanların uluslararası başarıları, eğitimleri vs. sürekli söyleniyor. Çok merak ediyorum o okullarda orta ve alt gelir sınıfına vergi ile açık kapamak mı öğretiliyor? Anlamakta zorluk çeken tek ben değilimdir.
Uğrumuza kurban olan ormanlarımızın acısı yine içimizde kapanmayan yaramız olmaya devam ediyor. Kim, kimi nasıl affeder bilemeyiz. Tahribatın hesabını vermesi için kimseyi bulamıyoruz. Yapılan her hangi bir yanlış davranıştan bugüne kadar caydırıcı ceza alan insana rastlayamadık. Canlarımızı koruması gereken yasalar sadece kağıtlardan ibaret mi?
Anız yakmak diyoruz ama köylü bu havada anız yakmaz diye biliyorum. Hangi havada ateş yakılıp yakılmayacağını iyi bilir. Her yaz bu yangınlar çıkıyor. Ormanın içeri derinliklerinde özellikle ulaşımı zor olan yerlerde. Bunu nasıl engelleyemiyor yada koruyamıyorlar. İha, siha yaptılar bunları bütün şehirlerin orman müdürlüğüne versinler, gerekirse oradan izlesinler erken müdahale ve yangın sebebi de bulunur. En kötü olan da kalabalık gidilen pikniklerin ardında kalan çöp yığınları, cam kırıkları...
İyi haftalar.