Bernhard Riemann Hipotezi..
Hiç duydunuz mu bu ismi. Kendisi Alman matematikçi. Öyle bir hipotez ortaya atıyor ki; dünya bilim insanları, süper zeka matematikçiler 1859’dan beri bu şaheser soruyu çözemedi. Dünyanın gelmiş geçmiş ve çözülememiş kutsal kasesi olarak kabul edilen 8.sıradaki soru çözülürse ne olur..
Bu sorunun yanıtı kısmen yazının sonunda..
Hala çözülememiş 157 soru arasından 13’ü üzerinde mutabık kalınmış ama öyle bir soru var ki; bilim insanları “Bu soruyu çözen evrenin şifresini de çözmüş olacaktır” diyor..
Hatta öyle ki; Alman Matematikçi David Hilbert ölmeden önce (1943) “Eğer 500 yıl uyuduktan sonra uyanırsam, ilk sorum Riemann Hipotezi ispatlandı mı olacak” demiş..
Dünyanın en büyük sorularının başında geliyor.
Riemann Hipotezi, David Hilbert’in 1900’de yayınladığı çözülmemiş 23 problem listesinin 8.sırasındadır. Başka listelerde dünyanın en önemli 2.sorusu olarak da gösterilmiştir. Bu soruyu çözecek olan matematikçinin ismi hiç kuşku yok ki; dünya tarihine altın harflerle yazılacak.
Geometrinin, sayı teorisinin ve fiziğin ilahı diyebileceğimiz, matematiğin mimarı Davit Hilbert öyle bir kılçık atmış ki; 150 yıldır saç baş yolduruyor. Matematiğin kutsal kasesi 8.soruyu çözen dünyaya damgasını vurur ve bankaların, dünya ordularının ocağına incin ağacı diker..
Matematikçiler cevaba ulaşabilmek için kafayı yemeye devam ediyor..
Bazen bunları okudukça, çözülememiş 157 soruya baktıkça – ne yazık ki sadece bakabiliyorum, okuyamıyorum bile; ayrıca bu soruların bazıları çözüldü, bazıları kısmen kabul edildi ama hala çözülemeyen pek çok soru var – dönüp bir de kendimize bakıyorum. Siyasetimize, yaşam hırslarımıza bakıyorum ve gördüklerim, duyduklarım karşısında ne kadar boş yaşamışlığımıza acıyorum..
Biz acınacak halde miyiz ?
Bir detayı anlatayım da ona kendin karar ver acınacak halde miyiz..gel keyfim gel vaziyeti mi var.
Bilim dünyası, matematikçiler, fizikçiler bu zor; zor olduğu kadar insanları baştan çıkaran soruları çözmek isterken kafayı yiyenler mi istersin, akıl hastanesine yatanlar mı, acı içinde beynini patlatanlar mı, saç baş yolanlar mı..
Dünyanın en ünlü çözülememiş 157 sorusuna yanıt ararken milyon dolarlık ödülleri akıllarına bile getirmeyen matematikçilerin tek hedefi tarihin altın sayfalarında isminin yer alması ve insanlık için bir adım atabilmiş olması..
Milyon dolarlık ödüller hiçbir matematikçinin, fizikçinin umurunda bile değil.. listenin 8.sırasındaki soru çözüldüğünde belki matematik yeni baştan değişecek; bilmiyoruz ama sır çözülürse hayatımızda pek çok şeyin değişeceğini bilim insanları söylüyor..
150 yıldır çözülemeyen Riemann Hipotezi çözülürse ne olacak ? Niye bu kadar saç baş yoluyor matematikçiler. Bizim hayatımıza ne katacak..
Matematikçiler, bilim insanları inanılmaz şeyler olacağını söylüyor.
Bir kere her şeyden önce insanlara kafayı yedirecek kadar meşgul eden ama çözülemeyen 150 yıllık gizem açığa çıkacak. Yani asal sayıların birbirleriyle olan ilişkilerinde ki ve aralarındaki biçim anlaşılacak.
Kesmedi mi ?
Asal sayıların gizemi ve biçimi olur da çözülürse sıkı dur; dünyadaki bütün bankalar bu işleri bırakıp dükkanı kapatacaklar. Limon mu satarlar, domates mi bilemem ama sır açığa çıktığında her şey yeni baştan yazılacak.
Yaşam şeklimiz, alışkanlıklarımız, sorun gibi görünen pek çok şey..belki de tedavisi olmayan hastalıkların çözümüne açılan bir yol.
Mesela..
Ülkelerin orduları..kepenk indirebilir desem sana.
Neden mi ?
Mevduat işlemlerinin güven ve gizlilikle yapılmasını sağlayan şey asal sayıların tahmin edilemezliğinin karmaşıklığıdır. Askeri şifreleme ve banka kriptografisi bunun üzerine kurulmuş bilinmezlikten oluşuyor.
Kutsal kase keşfedilirse, her şey yeni baştan yazılacaktır..
Matematik ve asal sayılar..bizimle konuştuğunda evrenin sırlarına da ulaşmanın yolunu açmış olacağız..
Geldik bu yazının sonuna..
Bu sorulara bir de kadınları eklesek olur mu ?
Bu konuyu da ilerleyen zaman içinde tartışalım; kadınları anlamak ve onlara boyun eğmek gerçekliğinin erkekler üzerinde yarattığı travmanın dışavurumunu yumuşatarak olası beladan kaçınma teoremi..
Bu konunun da üzerinde konuşacağız..
hakikaten insanoğlunun bir kısmı dünya için düşünüyor, zaten onlara bilim insanı deniyor; bizim gibiler de yalanla dolanla, birbirimize terbitesizce çemkirerek iş yaptığımızı sanıyoruz. gerçekten acı verici bir durum. zihnimizi yorduğunuz için size tesekkür ederiz.